Her an kırılabilir: Türkiye’de deprem üretme eşiğinde 30 aktif fay tespit edildi

Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi, Türkiye genelinde “deprem üretme zamanı gelmiş” 30 fay hattını belirledi. Prof. Dr. Hasan Sözbilir, sismik boşluk olarak tanımlanan bu fayların ciddi tehlike oluşturduğunu vurguladı.

Simge Sarıyar Simge Sarıyar
Her an kırılabilir: Türkiye’de deprem üretme eşiğinde 30 aktif fay tespit edildi

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Prof. Dr. Hasan Sözbilir, son yıllarda yapılan bilimsel analizlerin ardından Türkiye’de sismik boşluk özelliği taşıyan ve deprem üretme zamanı gelmiş 30 fay hattının tespit edildiğini açıkladı.

Prof. Dr. Sözbilir, Anadolu Ajansı’na yaptığı değerlendirmede, bu fayların uzun süredir kırılmamış olması nedeniyle stres biriktirdiğini ve potansiyel büyük depremler açısından ciddi risk taşıdığını söyledi.

PALEOSİSMOLOJİ YÖNTEMİYLE DERİN ANALİZ

Sözbilir, 2011 yılından bu yana Türkiye’de toplam 485 fayın tanımlandığını belirtti. Bunlar arasında sismik boşluk olarak adlandırılan faylara odaklanan uzmanlar, özellikle son 20 yıldır paleosismoloji adı verilen yöntemi kullanarak fayların geçmişte ne zaman kırıldığını ortaya koydu. “Depremler yoksa, bu fayların deprem üretmeden stres biriktirdiği anlamına gelir,” diyen Sözbilir, bir fayın son depreminden sonra geçen süre ile tekrarlama aralığı çakışıyorsa, bunun kısa süre içinde deprem üretme potansiyelinin yüksek olduğunu ifade etti.

İSTANBUL’UN GÜNEYİ VE BATI ANADOLU YÜKSEK RİSKLİ

Sözbilir, özellikle İstanbul’un güneyindeki Kumburgaz, Adalar ve Avcılar segmentleri için büyük bir deprem beklendiğini belirtti. Bunun dışında, karada yer alan ve sismik boşluk sınıfında değerlendirilen bazı önemli faylar şunlar:

Batı Anadolu: İzmir-Tuzla, Gökçeyazı (Balıkesir), Eskişehir fayları
Orta Anadolu: Tuz Gölü, Kayseri-Erciyes, Erkilet fayları
Kuzey Anadolu: Erzincan ve Bingöl yakınlarındaki Yedisu segmenti
Doğu Anadolu: Malatya, Ovacık fayları (3-4 bin yıldır kırılmamış)
Güneydoğu Anadolu: Şirvan, Cizre, Yüksekova fayları

Sözbilir, üzerinde yapılaşma bulunan fay hatları için acil önlem alınması gerektiğini söyledi. DEÜ’nün hazırladığı raporların, belediyeler aracılığıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na iletildiğini kaydeden Sözbilir, şu değerlendirmeyi yaptı: “Öncelikle bu fayların mekansal planlamada değerlendirilmesi şart. ‘Fay sakınım bandı’ uygulaması ile bu faylar üzerindeki yapılaşma ya tamamen engellenmeli ya da kısıtlanmalıdır.”

KENTSEL DÖNÜŞÜM İÇİN KRİTİK UYARI

Fay hattı üzerinde mevcut yapı stoku bulunan yerlerde, olası bir kırılmanın bina üzerinde yaratacağı etkilerin analiz edilmesi gerektiğini vurgulayan Sözbilir, bu tür binaların kentsel dönüşüm kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. 1996 yılında yapılan çalışmalarda 15’e yakın fayın deprem üretmediğinin belirlendiğini hatırlatan Sözbilir, aradan geçen süreçte bu faylardan 6’sının kırıldığını ve büyük depremler ürettiğini söyledi. 2023 Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından yapılan saha çalışmalarıyla Türkiye genelindeki potansiyel risklerin daha net ortaya çıktığını kaydetti. 

Türkiye’nin deprem kuşağında yer aldığı gerçeğine dikkat çeken Sözbilir, sadece tespit değil, önlem alma sürecinin de hızlandırılması gerektiğini vurguladı. Sözbilir, belediyelere ulaştırılan bilimsel raporların hem yapılaşma izinlerinde hem de imar planlarında dikkate alınması gerektiğini söyledi.

Kaynak: Anadolu Ajansı

deprem