Tayyip'in yapacağı çılgınlıklar?

Abone ol

Meydanlardaki kalabalıklara bakıp sakın davası olmayan biri böylesi kalabalıkları toplayamaz diye düşünmeyin, alanlardakiler devlet kalabalığıdır.

Her ilde devlet yardımı alanlar bu kalabalıkların omurgasıdır.

İlaveten belediye ya da kamu görevlileri, parti üyeleri ve fabrika işçileri ile İmam Hatipliler bu kalabalığın kadrolularıdır.

Hakkını teslim edelim, AKP devşirme kalabalıkları bir araya getirmede başarılı, hadise budur.

ABD, AB VE SİYONİZM

Kuşkusuz buna Erdoğan'ın belagatı, televizyonu iyi kullanması ve siyasetteki rakipsizliğini ilave etmek gerekiyor; ancak belirleyici unsur, AKP'nin menfaat dağıtan iktidar olma özelliğidir.

Diyeceksiniz ki Erdoğan'ın davası yok.

Var ve kendi sultasının devamıdır.

Evet, Tayyip Erdoğan'ın bugün için tek davası, iktidarının sürmesidir.

Hayır, öyle değil diyenler, bu soruya yanıt veremezler:

Nedir Erdoğan'ın davası, Avrupa Birliği mi, İslam Birliği mi?

Her iki başlıktaki tutumu ya da duruşu tescilli...

Hıristiyan Birliği olan AB'nin önünde eğilen Tayyip Erdoğan'a İslam mücahidi diyebilir miyiz?

Keza partisi AKP'yi kurarken Siyonizmin tepe kuruluşu ADL'nin Başkanı olan Abraham Foxman'la gizlice buluşup destek talep eden o değil mi?

KÜRESEL FİGÜR

Amerikalı Musevi lobilerine elçiler gönderip "Ne olur beni kullanın, deliğe süpürmeyin" mesajı kime aitti?

Aynı şekilde Cumhurbaşkanı ya da Başbakan olmadan Beyaz Saray'da ağırlanan ender isimlerinden biri o değil mi?

Siyonist örgütün madalyalarına layık görülen ve İsrail'le Kürecik'le kalkan olan kimdir?

Devam edelim, Irak'ta Müslüman avına çıkan ve mümine hanımların ırzına geçen Amerikan askerleri için "Başarılarına duacıyız" demeçlerini veren Erdoğan değil mi?

Kısacası, küresel irade ya da emperyalizmle kol kola giren Tayyip Erdoğan'dan başkası mı?

Peki, böyle birinin ulvi bir davası olabilir mi?

Ama Gazze ve Hamas deyince heyecanlanıyor, İmam Hatipliyi sahipleniyor ve türbanı kutsuyor mu dediniz?

TÜRKİYE DAVASI MI?

Doğru, bunları yapıyor; lakin o yapılanlar biraz bilinçaltının duygu tezahürü, biraz da istismar gayesinin sonucudur.

Peki ya Türkiye'ye hizmet aşkı?..

Keşke öyle bir derdi olsa ama o da yok; zira bu tür gayesi olan biri toplumu etnik, inanç ve mezhepsel eksende kamplara bölüp cepheleştirmez.

Türkiye'ye hizmeti şiar edinen biri ülkenin adını temsil eden TC ibarelerinin devlet dairelerinden silinmesine seyirci kalmaz.

En önemlisi, yine adı Türkiye olan bir ülkenin Başbakanı Türk Milliyetçiliğini ayaklar altına alıyorum demez... Ülkenin birikimlerini özelleştirme adı ile yandaşlarına peşkeş çekmez ve toplumun en az yarısını hasım gibi görmez.

MANEVİ GÖREVLİ

Ve de kişisel siyasi hedefleri adına bölücü örgütü ile önderini omzuna alıp Türkiye'nin bütünlüğüne ipotek koymaz.

Benim Tayyip Erdoğan'a dair hükmüm şudur:

Emperyal bir proje olan Erdoğan benzerleri misali dehşet bir iktidar tutkunu veya esiridir ki bunu kaybetmeme adına akla gelebilecek her türlü çılgınlığı yapabilir. Tayyip Erdoğan'ın kişisel olarak vicdanında kendini rahatlatması ise İslami jargonla ilmi siyaset yaptığı, yani bütün dünyayı kandırarak kendi gayesi olan laik-milli-üniter Cumhuriyetten rövanş ve geçmişe dönüş adına manevi görevli olduğuna inanması ya da kendini öyle kandırmasıdır...

Sabahattin Önkibar / Aydınlık

Operasyonda yeni gelişme Gündem Bülent Arınç, Abdullah Gül dedi Gündem Bilal'in MEB'i bunu da yaptı! Gündem Fidel Castro'dan İsrail'e çok sert açıklama Gündem