Bir kilo istatistik versene

Çetin Ünsalan Yazar ulusalkanaliletisim@gmail.com

Tüketici fiyatları enflasyonu yıllık yüzde 8,79 ile son 6 ayın en yüksek seviyesini görünce, her soruna konuşarak çözüm (!) bulan isim yine sahneye çıktı. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi, enflasyon oranlarında etken rol oynayan gıda enflasyonunu kontrol altına alacaklarını söyledi.

Hangi araçla yapılacak bu? Gıda ve Tarımsal Ürün Pazarı İzleme ve Değerlendirme Komitesi’nin yapacağı çalışmayla başarılacak. Kim var bu komitede? Bakanlıkların müsteşarları, Hazine Müsteşarı, Merkez Bankası Başkanı ve TÜİK Başkanı. Nasıl kontrol altına alacaksınız?

Öncelikle bu kadar teknik ve sektörel konudaki bir komitede, o piyasayı temsil eden üreticiler, satıcılar, perakendeciler, tüketiciler yoksa, yapacağınız tek müdahale ağırlık değerlerini değiştirip, enflasyonu istediğiniz rakamda çıkarmak olur.

Sorunlarımızı çözecek isek, önce hamaseti bir kenara bırakıp, onları kabul ederek işe başlamak gerekiyor. Piyasa aktörlerinin, tüketicinin içinde olmadığı hiçbir önlemin sonuç vermesi mümkün değil.

Diyelim ki kâğıt üzerinde de istediğiniz rakamı yakaladınız. Birincisi bunu kimin için yapıyorsunuz? Kızdığınız uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları başta olmak üzere, finans akışlarında birçok kritere olduğu gibi, buna da bakan finans piyasaları temsilcilerine. Yani kreditörlere…

Peki çiftçi nerede? Toptancı, perakendeci ve en önemlisi tüketici nerede? Yani kâğıt üzerinde enflasyon rakamını yüzde 4 yapsanız, bunun gerçek hayata bir katkısı olacak mı? Ne diyecek tüketici pazara gidip? Bana bir kilo istatistik versene. Bugün pazar enflasyonu yüzde 20 ile 30 arasında değişirken, yüksek bulduğunuz yüzde 8,79, yani tüm enflasyonu temsil eden rakam bile çok güdük.

Rakamlarla hitap ettiğiniz kesime bir yandan kızıyor, diğer yandan bürokratlardan oluşan bir komite ile de fiyatlar adı altında rakamları kontrol altına almaya çalışıyorsunuz. Lakin vatandaşın enflasyonu yine bu olmayacak ve ürünlerin fiyatları yine istenenin üzerinde artacak.

Hatta bir etken daha var. Eğer 9 Ağustos’taki Erdoğan – Putin görüşmesi olumlu geçerse, ki umarım geçer, Rus pazarı açılırsa bunun fiyatlar üzerinde yapacağı etkiyi ve enflasyona katkısını nasıl önleyeceksiniz?

Sizin belirlediğiniz ve açıkladığınız rakamların hiçbir önemi yok. Tıpkı Merkez Bankası’nın açıkladığı faizin piyasada karşılığı olmadığı gibi. Gidin bir ticari kredi almaya kalkın da, gerçek faiz oranlarını görün.

Velhasıl kelam yıllardır konuşarak bu ekonominin yönetilemeyeceğini, piyasa dinamiklerini ve tüketiciyi dikkate almadan, gerçek maliyetleri yansıtmadan çözüme ulaşılamayacağını anlamadıysanız, buyurun devam edin. Sorun sağa sola. Size yüzde kaç enflasyon lazım diye.

Eminim onu da tutturursunuz. Çünkü bu bir ağırlıklarla oynama sistemi. Ama gerçek hayatla ilgisi yok. Bunu anlamıyorsunuz.

Çetin Ünsalan

Tüm yazılarını göster