Fatih’teki zehirlenme faciasında acılı baba konuştu: ''20 Kasım torunumun doğum günüydü''
İstanbul Fatih'te şüpheli zehirlenme sonucu hayatını kaybeden Servet Böcek, eşi ve iki çocuğuyla birlikte toprağa verildi. Afyonkarahisar'da taziyeleri kabul eden baba Yılmaz Böcek, dört canın sorumlularının en ağır cezayı alması için mücadele edeceğini vurguladı.
İstanbul'un Fatih ilçesinde zehirlenme şüphesiyle eşi ve iki evladıyla beraber yaşamını yitiren Servet Böcek'in Afyonkarahisar'ın Bolvadin ilçesindeki baba ocağında, olayla ilgili sıcak gelişmeler yakından izleniyor.
Müslümana Mahallesi'ndeki evin önünde kurulan taziye çadırında acılı baba Yılmaz Böcek, Anadolu Ajansı muhabirine konuştu. Böcek, feci olayı ilk olarak diğer oğlu Mustafa'nın aramasıyla öğrendiğini söyledi.
Oğlunun kendisine "Baba iki torunun vefat etmiş" demesiyle büyük bir şok yaşadığını dile getiren Böcek, o an ne yapacağını bilemediğini aktardı. Ardından "Şok oldum. Oğlum ve gelinimin de sağlık durumunun ağır olduğunu öğrenince İstanbul'a gitmek için harekete geçtim" açıklamasında bulundu. Gelini ve oğlunun da peşi sıra vefat etmesiyle acılarının katlandığını ifade etti.
"ONUN VATAN SEVDASI, BURAYA KADARMIŞ"
Oğlunun Türkiye'ye olan bağlılığını vurgulayan Yılmaz Böcek, duygularını şöyle dile getirdi: "Oğlum Türkiye sevdalısıydı. Vatanını çok seviyordu. Her sene yaz tatilinde mutlaka izne buraya geliyordu. Özellikle eşi ve çocuklarıyla geliyordu. İstanbul'u çok seviyordu. Onun vatan sevdası, buraya kadarmış."
Oğlunun gerçekleştiremediği hayalleri olduğunu da belirten acılı baba, "Hayalleri vardı. Bolvadin'de aile apartmanındaki dairesinin iç dekorasyonunu kendi gönlüne göre yaptırmıştı. Burada bir gün bile yatmak çocuğuma nasip olmadı. Bu hayalde kaldı" dedi.
YAŞASAYDI 6 YAŞINA GİRECEKTİ
Torunlarının doğum günlerine ne kadar önem verdiğini dile getiren Böcek, "20 Kasım 2019'da doğan torunum Kadir Muhammet'in artık doğum günü kutlanmayacak. Sadece hayallerle kalacak. Sadece resimlerle avunacağız, onlarla yetineceğiz" ifadelerini kullandı. Eski günleri anarak, "Hep birlikte kutlardık. Bazı yıllar doğum gününü katılamasam da telefonla görüşürdük" diye konuştu.
Yılmaz Böcek, ömrü yettiği sürece olayın aydınlatılması için hukuksal mücadeleyi sürdüreceğini belirtti. Dört canın kaybının yüreğini yaktığını ifade eden Böcek, "Acımızı yaşayacağız ama bu demek değildir ki bu dört tane can boşuna gitti. Şüpheli ya da şüphelilerin hak ettikleri cezayı almalarını bekleyeceğiz" dedi.
NE OLMUŞTU?
Almanya'dan 9 Kasım'da İstanbul'a gelen Servet ve Çiğdem Böcek çifti ile çocukları Kadir Muhammet ve Masal, Fatih'te konakladıkları bir otelde 12 Kasım'da mide bulantısı ve kusma şikayetleriyle hastaneye kaldırıldı. Yoğun müdahaleye rağmen çocukların hayatı kurtarılamadı.
Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi altına alınan anne Çiğdem Böcek 14 Kasım'da, baba Servet Böcek ise 17 Kasım'da maalesef vefat etti.
Ailenin konakladığı aynı otelde bulunan 2 turist de benzer şikayetlerle aynı hastanede tedavi altına alınırken, aynı odada bulunan ve refakatçi olan üçüncü bir kişi ise kalp atış hızı düşüklüğü nedeniyle tetkik amacıyla hastaneye yatırılmıştı.
Polis ekipleri tarafından yapılan kapsamlı incelemelerin ardından otel mühürlendi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma çerçevesinde toplam 11 şüpheli gözaltına alındı.
Adliyeye sevk edilen şüphelilerden midyeci Y.D., lokumcu F.T., kokoreççi E.E. ve kafe işletmecisi F.M.O. tutuklanarak cezaevine gönderildi. Devam eden hukuki süreçte ise otelde ilaçlama yapan şirketin sahibi Z.K., çalışanları S.K. ve D.C. ile otel çalışanı M.M.U.D.C'nin de tutuklanmasına karar verildiği bildirildi.