Kartal istimbotundan Savarona'ya: Atatürk'ün ayak bastığı 10 gemi
Mustafa Kemal Atatürk'ün ilk direnişin işaretini yaktığı Kartal istimbotu, Milli Mücadele'yi başlatmak için kader yolculuğuna çıktığı Bandırma vapuru, son günlerini geçirdiği Savarona yatı... İşte Mustafa Kemal Atatürk'ün ayak bastığı gemiler.
KARTAL İSTİMBOTU
Mondros Mütarekesi imzalandıktan sonra Yıldırım Orduları Grubu'nun başına Mustafa Kemal getirilmişti. Ancak bu görevi sadece sekiz gün sürdü. Dönemin hükümet başkanı Sadrazam Ahmet İzzet Paşa, 7 Kasım günü Yıldırım Orduları Grubu’nu kaldırdığını belirttiği telgrafla Mustafa Kemal’i İstanbul’a çağırmıştı.
Mustafa Kemal, 10 Kasım akşamı Adana’dan trenle hareket etmiş, üç gün süren yolculuk sonrası 13 Kasım'da Haydarpaşa Garı'na ulaşmıştı. Fransızların işlettiği İstanbul Limanı’na ait o zamanki adı Enterprise (Kartal) istimbotuna binerek Galata Rıhtımı'na haretek eden Mustafa Kemal, Boğaz boyunca dizilen işgal gemilerini gördü. Beraberinde Ahmed Ferit Talay ve yaveri Yüzbaşı Yaver Cevad Abbas vardı. Cevad Abbas, işgal gemilerini görünce hüzünlenmiş ve gözünden iki damla yaş gelmişti. Bunu gören Mustafa Kemal, tarihe geçecek o sözü Cevat Abbas'a söylemişti:
- Ağlama çocuk, geldikleri gibi giderler!
KARTAL İSTİMBOTUNUN SONU
Kartal istimbotu, Kurtuluş Savaşı'nın kazanılmasının ardından İstanbul'da hizmet vermeye devam etti. Kayıtlara göre Kartal istimbotu, n Atılay denizaltısını arama çalışmalarına katıldı. 1974 yılında Denizcilik Bankası tarafından özel sektöre satılması için ihaleye gidildi. Kartal istimbotunu Aret Hovagimyan satın aldı. Hovagimyan'ın aldığı Kartal istimbotu, 40 yıl METEAR Denizcilik bünyesinde hizmet verdi. 2014 yılında Tuzla Aydınlı Koyu'nda içine su basılarak sabitlendi.
Hurdaya çıkarılan gemi, . Hurda olmaktan kurtarılan istimbot, 13 Ağustos 2017 tarihinde yarı batık hâlde denizden çıkartılarak Çiçek Tersanesi’ne getirildi. Çiçek Tersanesi'nde onarım gören Kartal istimbotu, a Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na devredilerek İstanbul’un ilk anıt gemisi olarak sergilenmek üzere İstanbul Tersane Komutanlığı’nda çekildi.
BANDIRMA VAPURU
Mustafa Kemal Atatürk, Mondros Mütarekesi'nden sonra İstanbul'a çağırılmıştı. İstanbul'da vatanın kurtarılması için çeşitli görüşmeler yapan Mustafa Kemal'in bu hareketleri, İstanbul Hükümeti tarafından hoş karşılanmaz. Mustafa Kemal'in İstanbul'dan uzaklaştırılması gerekiyordur. Dönemin sadrazamı Damat Ferit Paşa, . 1 Mayıs 1919 günü Mustafa Kemal ile görüşür. Bu görüşmede Mustafa Kemal'e Anadolu'daki direnişi kırması görevi verilir. İstanbul'da kalarak Milli Mücadele'ye katkı sunamayacağını anlayan Mustafa Kemal Paşa, bu görevi Anadolu'ya geçmek için bir fırsat olarak görür. Mustafa Kemal, 12 Mayıs 1919'da 9. Ordu Müfettişi olarak atanır. Mustafa Kemal, 15 Mayıs 1919 gününün hemen ertesinde 16 Mayıs 1919 Cuma günü, Cuma Selamlığı töreninden sonra Şişli’deki evine dönen Mustafa Kemal, Beşiktaş’ta oturan annesi ve kız kardeşiyle vedalaşır. Galata Rıhtımı'na giden Mustafa Kemal, buradan Bandırma vapuruna biner ve bağımsızlık meşalesini Anadolu'ya taşıyan ilk adımı atar. Üç günlük bir yolculuğun ardından, 19 Mayıs 1919'da Samsun'a ayak basan Mustafa Kemal, Kurtuluş Savaşı'nı başlatan adımı atmış olur.
BANDIRMA VAPURUNUN SONU
Bandırma vapurunun öyküsü, 1878’de İngiltere-Paisley’de H. MacIntyre tezgâhlarında başladı. 1919'da Kurtuluş Savaşı'na giden yolun en önemli aktörlerinden biri oldu. 1924 yılına kadar hizmet veren gemi, hizmet dışı bırakıldı. 1925 yılında gemi bozmacı İlhami Söker tarafından dört ay içinde Haliç’te parçalara ayrıldı.
HAMİDİYE ZIRHLISI
1903 yılında Osmanlı Donanması'na katılan gemi, Hüseyin Rauf Bey komutasında Karadeniz’de görev yaptı. Birinci Dünya Savaşı sırasında Karadeniz'de Bulgaristan limanlarını bombaladı. Yara almasına rağmen İstanbul'a dönmeyi başaran gemi, Haliç Tersanesi'nde onarıldı. Daha sonra Ege ve Akdeniz'de yürütülen Akın Harekâtı'nı yaptı.
AKIN HAREKÂTI
Akın Harekâtı, öncelikle Yunan donanmasının vurucu gücü Yeoryos Averof zırhlısının önünü kesmek için planlandı. 13 Ocak 1913’te İstanbul’dan hareket eden Hamidiye, Çanakkale Boğazı’ndan çıktıktan iki gün sonra ilk Yunan hedeflerini bombaladı. Fark edilmeden Akdeniz’e çıkan Hamidiye, kömür ve lojistik destek için 19 Ocak 1913 günü tarafsız ülke Mısır’a girdi.
Malta’da üç gün kalan kruvazörün, Adriyatik’te harekâta girişeceğini düşünen Yunanistan güçlerini bölerek dört savaş gemisini bölgeye gönderdi. Hamidiye, Garp (Batı) Ordusuna 50 ton silah ve cephaneyle bir miktar altını ulaştırdıktan sonra Leros isimli Yunan ticari gemisini mahmuzlayarak batırdı. Kaptan ve mürettebatını esir alan Rauf Bey, aldığı istihbaratla Yunan devriyelerine yakalanmadan karadaki hedefleri bombaladı, Singin Limanı’nda cephane taşıyan sekiz Yunan ticaret gemisini batırdı. Askeri tesisleri bombaladı, düşman ticaret ve savaş gemilerini batırdı.
MUSTAFA KEMAL'İ KARADENİZ'E ÇIKARDI
Hamidiye Zırhlısı, 6 Eylül 1924 Cumartesi günü Dolmabahçe Sarayı önünde Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal’in Mudanya’dan alınmasının ardından Karadeniz’e çıkılacağını bildiren bir emir aldı. Emrin ardında Hamidiye, 8 Eylül Pazartesi sabahı hareket ederek Mudanya’ya demirledi.
12 Eylül 1924 sabahı Atatürk, eşi Latife Hanım ile Mudanya İskelesi’nde kendisini bekleyen Ertuğrul yatının filikası ile Hamidiye Zırhlısı'na çıktı. Hamidiye, aynı gün saat 10.30 civarında İstanbul Limanı’na girdi. Hamidiye, 15 Eylül 1924 Pazartesi günü Trabzon Limanı’na demirledi. Atatürk, çeşitli kurumları ziyaret ettikten sonra vatandaşlarla görüştü.
17 Eylül 1924 Çarşamba günü saat 13.30 civarında Hamidiye, Trabzon Limanı’ndan demir alarak Rize’ye doğru hareket etti. Aynı gün 18.00 sıralarında Rize Limanı’na girdi. 18 Eylül 1924 tarihinde saat 14.30’da Rize Limanı’ndan demir alarak Giresun’a doğru hareket etti. 19 Eylül 1924 Cuma sabahı 9.00’da Giresun Limanı’na demir attı. Atatürk, devlet erkânıyla ve vatandaşlarla görüştü. Aynı gün 13.00 civarında Ordu Limanı’na doğru hareket edildi. 20 Eylül 1924 Cumartesi sabahı saat 06.00’da Samsun Limanı’na demir attı.
SÖĞÜT YATI
1908 yılında İngiltere Newcastle’da Armstrong, Mtcehell and Co tersanesinde yelkenli yat olarak inşa edildi. Padişah yatı olarak inşa edilmişti, 1923 yılında Başbakanlık emrine verildi. 5 Ekim 1926 tarihinde donanma kadrosundan çıkarılarak İstanbul Bahriye Komutanlığı’na devredildi. 1933 yılında Devlet Denizyolları’na, 1938 yılında Deniz Ticaret Okulu’na verildi.
MUSTAFA KEMAL VE SÖĞÜTLÜ YATI
21 Eylül 1925'te Mustafa Kemal, İzmit'e gelmiş burada kendisini bekleyen Söğütlü yatıyla Yavuz zırhlısına, ardından Reşitpaşa vapuruna geçmişti.
13 Haziran 1926'da, Mustafa Kemal Mudanya’dan Karadeniz sergi vapurunu görmek için Söğütlü yatına bindi.
5 Haziran 1928 Salı günü ise trenle Ankara’dan İstanbul'a gelen Mustafa Kemal, Söğütlü yatıyla Dolmabahçe Sarayı'na gitmişti. Söğütlü gelirken Dolmabahçe açıklarında bekleyen savaş gemileri top atışları ile onu selamladı.
23 Haziran 1928'de Mustafa Kemal, Fethi Bey ile birlikte Dolmabahçe'den Söğüt yatına bindi. Bir süre yatla gezen Mustafa Kemal ve Fethi Bey (Okyar) daha sonra Haydarpaşa iskelesine indi. Mustafa Kemal, buradan Fethi Bey'i Ankara'ya uğurlayıp Dolmabahçe'ye geri döndü.
6 Ağustos 1929 Salı günü Ankara’dan İstanbul’a trenle gelen Mustafa Kemal, yine Haydarpaşa iskelesinden Söğütlü yatına bindi ve Dolmabahçe Sarayı’na gitti.
7 Ağustos 1929 Çarşamba günü Söğütlü yatına binen Mustafa Kemal, Marmara Denizi’nde ve İstanbul Boğazı’nda uzun bir gezinti yaptı.
11 Haziran 1930 Çarşamba günü Ankara’dan trenle İstanbul’a gelen Atatürk, Haydarpaşa iskelesinden bindiği Söğütlü yatıyla Dolmabahçe Sarayı’na gitti.
12 Ocak 1932 Salı günü Ankara’dan yine trenle İstanbul’a gelen Atatürk, Söğütlü yatıyla Dolmabahçe Sarayı’na gitti.