Ege'de 6 büyüklüğünde deprem: Uzman isimden 8.5'lik deprem için uyarı!
Ege Denizi’nde sabah saatlerinde meydana gelen 6 büyüklüğündeki deprem, bölgedeki sismik hareketliliği yeniden gündeme taşıdı.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından yapılan açıklamaya göre, Girit Adası açıklarında saat 06.19’da meydana gelen sarsıntı, yerin 17.7 kilometre derinliğinde kaydedildi.
Deprem, İzmir, Muğla, Aydın, Denizli ve Antalya başta olmak üzere Ege ve Akdeniz kıyısındaki birçok şehirde hissedildi. Kısa süreli panik yaratan sarsıntı, herhangi bir can veya mal kaybına yol açmadı.
Prof. Pampal: “Bölge hem sismik hem volkanik açıdan çok aktif”
Depremin ardından açıklamalarda bulunan Jeoloji Uzmanı Prof. Dr. Süleyman Pampal, Ege Denizi çevresinin jeolojik olarak yüksek risk taşıyan bir bölge olduğunu vurguladı.
Pampal, özellikle Girit Adası ve çevresinin hem volkanik hem de sismik aktivitenin yoğun yaşandığı bir alan olduğuna dikkat çekerek, “Burası Girit’in kuzeyinde, sonbaharda deprem fırtınalarının yaşandığı bölge. 2011 yılında da benzer depremler yaşanmıştı. Bu nedenle bu bölgedeki hareketlilik şaşırtıcı değil, ancak dikkatle izlenmeli” dedi.
Esas tehlike güneydeki Helen Yayı’nda
Depremin merkez üssüne yakın olan Helen Yayı’nın, çok daha büyük sarsıntılar üretme potansiyeline sahip olduğunu belirten Pampal, esas tehlikenin bu bölgede yattığını söyledi.
Sputnik’e yaptığı açıklamada Pampal, “Helen Yayı üzerinde 8 ila 8.5 büyüklüğünde depremler meydana gelebilir. Türkiye kıyılarında bu depremler doğrudan büyük bir yıkım yaratmayabilir ama bu tür büyük depremlerin tetikleyebileceği tsunami riski ciddi düzeydedir” uyarısında bulundu.
Tsunami uyarısı: Levha hareketleri büyük dalgalar oluşturabilir
Prof. Dr. Pampal, söz konusu bölgedeki levha sınırlarında gerçekleşen dalma-batma (subduction) hareketlerinin yalnızca yıkıcı depremlere değil, aynı zamanda tsunamilere de neden olabileceğini vurguladı.
“Bu tür büyük depremler sadece sarsıntı anlamına gelmiyor. Özellikle deniz tabanında meydana gelen bu büyüklükteki depremler, tsunami gibi ikincil afetleri de beraberinde getirebilir. Bu nedenle hem kıyı bölgelerinde yaşayan vatandaşlarımızın hem de yetkili kurumların bu olasılığı göz önünde bulundurması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Afet uzmanlarından uyarılar: Kıyı şeritleri dikkatle izlenmeli
Uzmanlar, Türkiye’nin batı kıyılarının zaman zaman Akdeniz ve Ege’deki sismik hareketlerden etkilendiğini ve bu bölgelerdeki deprem riskinin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtiyor. Özellikle Helen Yayı ve çevresinde meydana gelebilecek büyük ölçekli depremlerin, kıyı bölgelerinde ani deniz taşkınlarına yol açabileceği konusunda uyarılarda bulunuluyor.
AFAD ve Kandilli Rasathanesi gibi resmi kurumlar, Ege Denizi çevresindeki sismik hareketliliği yakından takip etmeye devam ediyor. Vatandaşların, resmi kaynaklardan gelen bilgilere göre hareket etmeleri, panik yaratabilecek sosyal medya paylaşımlarından uzak durmaları gerektiği hatırlatılıyor.