Aslıhan Gürbüz'den şok açıklamalar: ''Çorabımı bile giyemiyordum"

Ekranların sevilen oyuncusu Aslıhan Gürbüz, sosyal medyadan yaptığı sağlık problemlerini anlatan gönderisiyle sevenlerine nasıl iyileştiğini anlattı.

Aslıhan Gürbüz'den şok açıklamalar: ''Çorabımı bile giyemiyordum"

Yahşi Cazibe, Bir Bulut Olsam ve Ufak Tefek Cinayetler dizileriyle ünlenen ve oyunculuğuyla takdir toplayan Aslıhan Gürbüz son yıllarda yaşadığı sağlık problemlerini ve İstanbul'dan taşınma kararının ona nasıl iyi geldiğini sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımla takipçilerine anlattı. Gürbüz, son olarak rol aldığı Ufak Tefek Cinayetler dizisinde aldığı kilolarla tepki toplamış fakat ünlü oyuncu, bu yorumlara aldırış etmemişti. Gürbüz, spor yaparken paylaştığı fotoğraflarının altına şunları yazdı:

"Tam bir sene önce bugün bir karar vermiştim. İstanbul’dan uzaklaşıcak ve sağlığıma kavuşacaktım.

Son 6 seneye 4 ameliyat ve 3 ayrı sakatlık sığdırmış, yaşımdan beklenmeyecek bir performans ile tüm omurgamı haşat etmiş, bedenimde ki tüm ihtiyacım olan hormon ve vitaminleri tüketmiştim.

Üstüne üstlük psikolojim son ameliyatla yerlerdeydi.

Dile kolay 2 bel fıtığı ameliyatı, 2 adet köprücük kemiği platini takma-çıkarma, 1 adet fizik tedavisi 7 ay süren donuk ve çatlak omuz, bir adet diz kapağında kemik iliği ödemi ve menüsküs yırtığı ve yıllar önce ki trafik kazamdan yadigar boyun düzleşmem. Şimdi yazarken bile nefessiz kalıyorum. Nasıl oldu bunlar derseniz ben hepsinin yanıtını biliyorum.

Ama nasıl geçti derseniz işte onu anlatırım.

İstanbul'u terkedip hayatıma düzenli sporu ve sağlıklı beslenmeyi sokmadım sadece, bana faydası olmayan her türlü eşya ve insanı da hayatıma sokmadım mesela. Sadece tüm sahteliklerden uzak gerçek doğada aylar günler geçirmedim, bana ait olmayan, başkalarının tüm yargılarını asla kabul etmemem gerektiğini ve kusurlarımla önce kendimi kabul etmem gerektiğini öğrendim mesela.

Mesela kendimi en çok sakatlıklarım ve marazlarımla da sevmeyi öğrendim mesela, o düz durmayan dizimi her sabah öpüp okşadım, o sabahları yataktan zor kalkmama sebep olan o belime her sabah şefkat gösterdim.

Durmayı öğrendim bir de durmanın da en zor eylem olduğunu, sabretmenin aslında benim de başarabileceğim bişey olduğunu.

Ve her gün ve her gün yeniden yeni baştan başlasam da bedenin inanılmaz bir güce sahip olduğunu öğrendim.

Yogayı, pilatesi öğrendim.

Her yerde her zaman bedenimi dinlemeyi de öğrendim tabiki.

Mesela bana iyi gelmeyen bir ortamı, insanı, bir işi, bir şehri bırakmam gerektiğini, eğer bırakamıyorsam söylenmemeyi de öğrendim ki en zor öğrendiklerimden biri buydu.

Sağlık sahip olunması gereken en zaruri ihtiyaçtır ve kişinin bu ihtiyacını hiçbir iş,hiç bir insan ve kişisel hiçbir hata engelleyemez!demeyi de öğrendim.

Ben öğrendikçe işlerim kolaylaştı, şifa her yerime bulaştı ve bir sene önce oturamayan, çorabını bile giyemeyen o kız şimdi hergün pilatesini yogasını yapıyor evet belki her hareketi olması gerektiği gibi ve kusursuz yapamıyor ama “olduğu kadar” diyip elinden geleni deniyor ve çok daha güçlü bir bedene sahip olduğu için hergün şükrediyor. Bazen ayağı hala uyuşup aksıyor bazen hala ağrıları onu uyutmuyor ve hala eskisi gibi esnek bir bedene sahip değil belki ama yine de kendini İYİ HİSSEDİYOR.

Hatamızla günahımızla kusurumuzla sevelim kendimizi, başımıza gelen talihsizliklerle, sakatlıklarla, hastalıklarla sevelim bu hayatı, inanın o zaman daha da kolaylaşıyor işler. Kendime not: Aferim aslı bunu da başardın seviyorum kız seni"

# Ufak Tefek Cinayetler