TÜBİTAK'a F kumpası!

TÜBİTAK'taki kriptolu dinleme skandalı, İstanbul Askeri Casusluk Davası'ndaki cemaat kumpasını gözler önüne serdi. TÜBİTAK'ın bilgi güvenliği uzmanları, Fethullahçı örgütlenmenin kuruma sızması için bir kumpasla tutuklandı. F tipi örgüt, TÜBİTAK'ın en önemli birimlerine sızınca, asıl casusluk faaliyeti başladı. 4 yıl önce kurulan kumpasın Türkiye'nin güvenliğini nasıl tehdit ettiği bugün anlaşıldı.

TÜBİTAK'a F kumpası!

Başbakan Erdoğan'ın kriptolu telefonunun dinlenmesi, Fethullahçı örgütlenmenin bir kumpasını daha gözler önüne serdi.

MİLCEP K1 telefonunun yazılımında açıklar bırakarak dinleme yapılmasını sağlayan Fethullahçılar, TÜBİTAK'a kumpasla sızdığı ortaya çıktı.

Emniyet ve yargıdaki Fethullahçı örgütlenmenin yürüttüğü kumpasının adı İstanbul Askeri Casusluk operasyonuydu. Bu kumpas ile TÜBİTAK'ın bilgi güvenliğinden sorumlu müdür ve uzmanları hedef alındı. Bilgi Güvenliği Müdürü Yücel Çipli ve Kriptoloji Uzmanı Merdan Metin'in de aralarında olduğu dört TÜBİTAK çalışanı tutuklandı. Tarih 28 Ekim 2010'u gösteriyordu.

Çipli ve Metin, TÜBİTAK'ın devlet sırrı durumundaki "Milli Tank" ve "Milli Helikopter" gibi projelerini Yunanistan'a satmakla suçlandı. Ancak ne bir somut delil, ne de bir bağlantı ortaya konuldu. Bilgi Güvenliği Müdürü Çipli ve Uzman Metin, TÜBİTAK'tan atıldı.

Tutuklamaların ardından, TÜBİTAK Ulusal Elektronik ve Kriptoloji Araştırma Enstitüsü'nde görevli 20 civarında uzman daha tehdit edildi. "Sizi de onlar gibi tutuklarız" tehdidiyle uzmanlar istifa ettirildi. Kurumdan ayrılanların yerleri, Fethullahçılarla dolduruldu.

Yücel Çipli, Yargıtay 9'uncu Ceza Dairesi'nin onama kararıyla 15 yıl hapis cezası aldı.

Kumpasın amacı ise kriptolu telefonların dinlenmesi skandalıyla ortaya çıktı. Fethullahçı örgütlenme, Çipli ve Metin'in de aralarında olduğu personelin tasfiyesiyle TÜBİTAK'ta güvenlik açığı oluşmasını sağladı. Bu açıktan yararlanarak, milli kriptolu telefon MİLCEP K1'in yazılımına müdahale edildi. Türkiye'nin milli kriptolu telefonu dinlemeye uygun hale getirildi.

Kumpasçılar, TÜBİTAK görevlileri ve Denizci subayları "casusluk" ile suçlarken, asıl casusluk, TÜBİTAK'a sızan cemaatçiler aracılığıyla yapıldı.

Dinleme skandalı ise TÜBİTAK'a ve Deniz Kuvvetleri'ne "Askeri Casusluk" adıyla kurulan cemaat kumpasını net şekilde ortaya koydu. 43 kişinin hapis cezası aldığı Askeri Casusluk Davası'nda, ortaya çıkan bu kumpas, yeniden yargılanma delili olabilecek nitelikte.

Haber: Emrah Taştan

ulusalkanal.com.tr

# cemaat # tübitak # F # kumpas