Temkinli olmayı bırakmayın
Çetin Ünsalan
Köşe Yazısı
Türkiye’de tam da tahmin ettiğimiz gibi bir bahar havası estiriliyor. Keşke bunların hepsi gerçekçi ve kalıcı olsa… Çünkü Türkiye’nin gerçekten buna ihtiyacı var. Fakat ortadaki konu ekonomiyle, öyle temennilerle sürdürülebilir bir fotoğrafı elde etmek mümkün değil.
Böylesi zamanlarda yazmak zordur kimileri için. Dolar düşüyor, borsa tarihi seviyelerde, ortalık coşkudan geçilmiyor. Fakat üzgünüm ama doğrusu gerçeği söylemek.
Ne yazık ki bir bahar havasından öteye gitme şansı olmayan bu resim, Türkiye ekonomisinin gerçeklerini yansıtmıyor. Belki bazı için vurkaç kazançlar elde etmeye yarayan bir durum var.
Yalnız burda vurup kaçabilme kabiliyetine sahip olanların yüksek miktarlarda parayla oynayanlar olduğunu unutmayın. Yani bu dalganın hayaline kapılırsanız vurulan siz, kaçan onlar olur.
İster tüketici olun, ister işadamı temkinli olmayı bırakmayın. Birileri yine bize felaket tellalı diyecek ama, varsın siz ihtiyatlı durum, biz tellal olalım. Çünkü filmin sonunda yıllardır fal bakmak yerine, gerçekleri aradığımızdan pek haksız çıktığımız olmadı.
Naçizane önerim, sakın bu ortama kanıp dövizle ya da TL ile fazladan borçlanmaya gitmeyin. Faaliyet dışı kazançlara yönelmeyin. Hatat yapabiliyorsanız, bu seviyelerden dolar borçlarınızı azaltmanın yollarını arayın.
Çünkü ister Katarlı coşkusu verilsin, ister bir şeyler satıldığı açıklansın ihtiyacımız olan dolar miktarıyla yurda giriş arasında çok büyük bir uçurum var. Turizmden ihracata az olan getirilerimizin de ekstradan düştüğünü dikkate alırsanız durum kritik.
FED’in her hareketine korku filmi izler gibi yaklaşmak zorunda kalıyorsak ve dolar basma yetkimiz yoksa, ortadaki resim sağlıklı değil. Nitekim Moody’s’in bankaların görünümünü negatifte tutması, yükselen işsizlik ve enflasyon gibi birçok veriyi de dikkate aldığınızda problemin irin verdiğini görüyorsunuz.
Aslında ne istatistiklere ne de açıklamalara ihtiyacınız var. Eğer normal olmayan bir ilişkiniz yoksa, yani sıradan bir Türk vatandaşı iseniz ekonomideki sıkıntıyı iliklerinize kadar hissediyorsunuzdur.
Tavsiyem bu havaya kapılıp bahar nezlesi olmayın. İhtiyatı elden bırakmayın. Çünkü Türkiye sıkıntı sonrasıyla mücadale ederken, ayakta kalacak her bireye ve şirkete ihtiyaç var.
