Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kesinlikle müsaade etmeyiz

Cumhurbaşkanı Erdoğan, IKBY'deki referandum tartışmaları ile ilgili, "Temenni ederim ki ayın 25'ine kadar Sayın Barzani ve ekibi, hemen bu yanlış karardan vazgeçerler." dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB süreci ile ilgili kendisine yöneltilen soruya "54 yıldır Türkiye AB kapısında bekletiliyor. Türkiye'ye uygulanan aslında bir siyasi ambargodur. Bize bu süreçte doğruyu söylemediler. Bize yalan söylediler. Söz verdikleri yardımları yapmadılar, yapmıyorlar" ifadelerini kullandı

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kesinlikle müsaade etmeyiz

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, New York Plaza Otel'de "Bloomberg Küresel İş Forumu"nda yaptığı konuşmasında, "Suriye'de DEAŞ terör örgütü var fakat Suriye'nin kuzeyinde de bir başka terör örgütü var. Bu terör örgütü de Türkiye'deki malum PKK terör örgütünün bir yan kuruluşu. PYD/YPG terör örgütü şu anda Amerika'nın Rakka operasyonunda DEAŞ terör örgütüne karşı birlikte mücadele verdiği bir başka terör örgütü. Demokrasiye inanmış bir ülkenin, bir terör örgütüyle iş birliği yaparak, bir başka terör örgütünü yok etmesini ben anlayamıyorum." ifadelerini kullandı.

Irak'tan, Suriye'deki bu terör örgütlerine gelen desteğin 3 bin tırı aştığını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

"Burada tanklar var, toplar var, ağır zırhlı araçlar var, mühimmat var, 3 bin tırın üzerinde. Şimdi ben Türkiye olarak düşünüyorum, Kuzey Suriye'ye gelen tüm bu ağır silahların, yarın bana karşı kullanılmayacağını kim garanti edebilir?"

"MGK'da ne gibi yaptırımlar uygularız, kararını alacağız"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, IKBY'deki referandum tartışmaları ile ilgili olarak, "Özel temsilcilerimi ben Sayın Barzani'ye gönderdim, dedim ki 'Sakın böyle bir yanlışın içerisine girme, biz darda kaldığınız zamanlarda size her türlü desteği vermiş bir ülkeyiz. 350 kilometre sınırımız olan bir komşumuzsunuz, komşunuz durumundayız. Bizde akrabalarınız var, aynı şekilde bizimkilerin sizde akrabaları var. Bakın böyle bir yanlış yapmayın.' Ne yazık ki bu yanlışı şu anda yapmış durumdalar." diyerek, "Ayın 27'sinde benim Milli Güvenlik Kurulu toplantım vardı. Birleşmiş Milletler gündemi sebebiyle bu toplantıyı biz 22'sine aldık. Döner dönmez cuma günü, Ankara'da Milli Güvenlik Kurulumuzu topluyoruz. Milli Güvenlik Kurulu toplantımızda ne gibi yaptırımlar uygularız, bunun kararını alacağız." şeklinde konuştu.

Erdoğan, "Temenni ederim ki ayın 25'ine kadar Sayın Barzani ve ekibi, hemen bu yanlış karardan vazgeçerler ve Kuzey Irak yerel yönetimi sürdürdüğü çalışmasına devam eder." dedi.

"Umarım bu yanlış karardan vazgeçerler"

Milli Güvenlik Kurulu'nun (MGK) kararı aldıktan sonra hükümete göndereceğini, hükümetin de Bakanlar Kurulu toplantısında kararını vereceğini aktaran Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Hedef şudur, bir defa kesinlikle Irak'ta böyle bir bağımsız devlet ilanına biz taraf değiliz. Asla olamaz. Böyle bir şeye müsaade edilmesi mümkün değil. Orada sadece Kürtler yaşamıyor, orada Türkmenler var, orada Araplar var. Bütün bunların birlikteliğini bozmaya kimsenin hakkı yok. '16 yaşında benim hayalimdi.' Senin 16 yaşındaki hayalin olabilir. Dünyada, özellikle de siyasette güncellenen bir hayat vardır. Bu güncellemeyi biz hayatımız boyunca hep yapmışızdır. Benim 16 yaşındaki siyaset anlayışımla 63 yaşındaki yaşındaki siyaset anlayışım aynı olamaz, aynı değildir. 40 yıldır siyasetin içindeyim, burada atılan bu adım, bu yaklaşım kesinlikle yanlıştır ve kendini yalnızlığa doğru itmiştir. Bakın şu an itibarıyla İsrail'den başka yanında kimse yok. Bütün dünya ülkeleri şu anda bu anlayışa, bu teze karşı durumda. Burada da yaptığımız görüşmelerde hep bunu gördüm. Temenni ederim ki ayın 25'ine kadar Sayın Barzani ve ekibi hemen bu yanlış karardan vazgeçerler ve Kuzey Irak yerel yönetimi, sürdürdüğü çalışmasına devam eder."

IKBY'deki referandum tartışmalarına ilişkin, "Bu noktada sadece ekonomik yaptırım mı uygulanır yoksa güç kullanımı da söz konusu olabilir mi?" sorusu üzerine Erdoğan, "Şimdi bu çeşitlendirmeyi burada ifade edersem doğru olmaz. Milli Güvenlik Kurulumuzda bunları çalışacağız. Orada bunları ortaya süreceğiz. Hükümetimize teklifimizi yapacağız. Ondan sonra da hükümetimizin kararıyla bu açıklanacak." diye konuştu.

"Balistik füzelerle ilgili atmamız gereken adımlar da vardır"

"Türkiye olarak yanı başımdaki Suriye'de S-400 varken, ben kendim bir S-400'e, belki S-500'e hatta S-600'e sahip olmanın gayreti içerisinde olmak durumundayım." diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bunlar, kendimizi korumaya yönelik atmamız gereken adımlardır. Balistik füzelerle ilgili atmamız gereken adımlar da vardır. Bunlar bir yöneticinin ülkesini, 80 milyon Türkiye'yi korumak bizim görevimizdir. Bunun için de ne gerekiyorsa A'dan Z'ye bunu yapacağız." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, "Şimdi pazartesi günü sayın Putin ile bir araya geleceğiz, telefonla görüşmemiz olacak ama perşembe günü bir akşam yemeği yiyeceğiz beraber. Bu gelişmeleri, Suriye'de ne oluyor ne bitiyor bunları konuşacağız." dedi.

Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri

Erdoğan, Türkiye'nin 1959'da gayri resmi olarak Avrupa Birliği'ne müracaat ettiğini hatırlatarak, "Sene 1963 ve Türkiye resmi olarak müracaatını yaptı. 54 yıldır Türkiye, Avrupa Birliği'nin kapısında bekletiliyor. Acaba bana şunu söyleyebilir mi Juncker, 'Senden daha geç veya daha erken buraya gelip girenler oldu' diyebilir mi? Türkiye uygulanan aslında siyasi bir ambargodur bu ve Türkiye'nin kişiliğine, şahsiyetine yönelik bir saygısızlıktır bu. Avrupa Birliği müktesebatına ters bir yaklaşımdır bu. Bugün git, yarın gel. Bize yalan söylediler, bize doğru konuşmadılar." değerlendirmesinde bulundu.

# cumhurbaşkanı erdoğan # barzani # referandum # ıkby