Şair Metin Demirtaş, Son Yolculuğuna Şiirleriyle Uğurlandı

Dün kalp krizi sonucu yitirdiğimiz Antalyalı Şair Metin Demirtaş, bugün düzenlenen törenle toprağa verildi. Törene çok sayıda aydın, yazar, sanatçı, eski Belediye Başkanları, siyasi parti ve demokratik kitle örgütü temsilcileri ile çok sayıda Antalyalı katıldı.

76 yıllık yaşamına nice dostlar, nice kitaplar sığdıran Büyük Şair Metin Demirtaş Muratpaşa Camii'nde düzenlenen törenle son yolculuğuna uğurlandı. Son kitabının heyecanına yüreği dayanamadı, oysa O, bizleri nice güzelliklerle buluşturacaktı daha ama kalbi onu dinlemedi. Ve Nasredddin Hoca'nın yasaklı sözleri yetim, bizimde dağlarımız artık öksüz kalacak, Demirtaş'ın 'Sarı Defterim'e son kez bir yaprak daha eklenecekti, ondan habersiz.

Cenaze töreni de gönlü gibi kalabalıktı büyük şairin. Geniş açtığı gönlüne sığan tüm sevenleri onu son yolculuğuna uğurlamak için 16.00' da ikindi namazı sıralarında Muratpaşa Camisini doldurdu. Herkesin aklından Cemal Süreyya'nın 'Her ölüm erken ölümdür' dizeleri geçerken kılındı cenaze namazı Demirtaş'ın. Ardından yaşamında omuz verdiği sevenleri, bu kez onun cansız bedenini taşıyan tabutunu omuzladı. Yürekler yandı, büyük şairin ardından. Andızlı Mezarlığı'nda onun için hazırlanan mezarın başında daha mezara girmeden, O'na ve oradakilere Şair Ataol Behramoğlu seslendi titrek ses tonuyla; "Ölüm olgusunu algılamak kolay değil" dedi.

Behramoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü; "O bu dünyadaki adaletsizliklere karşı mücadele etmiş bir insandı. Bir sevgi insanı, bir dostluk insanıydı. Ölüm bir son noktadır. Bir insanın değerlendirilmesi bakımından, son bir noktadır ama oda birden bire algılanmaz. Metin Demirtaş'ın hayatlarımızdan ayrılmasıyla doğan boşluğu, zaman içinde çok daha yakından anlayacağız. Bir hançer yarası gibi, bir kurşun yarası gibi. Çünkü birden bire acıyı hissedemezsiniz, sonradan zonklamaya başlar. Öyle olacak. Çünkü Metin Demirtaş'ın hepimizin hayatında, ailesinin, çocuklarının, dostlarının ve bu ülkenin hayatında çok büyük bir yeri var."

Metin Demirtaş'ın edebiyat dünyasında ki yeri ile ilgili de konuşan Behramoğlu; "Demirtaş'ın büyük şair olduğunu Nazım'lardan, Ahmet Arif'lerden, Enver Gökçe'lerden bu güne uzanan çizgi de o şairlerden biri olduğunu atık çok daha iyi algıladım. Bu kadar yakın dostluğumuza rağmen o anda daha çok algıladım. Ve zannediyorum ki onun Türk şiirindeki yeri, Türkçeyi kullanmada ki büyük ustalığı, halkına, emeğe ve insana sevgisi zaman içinde çok daha fazla algılanacaktır. Ve Metin Demirtaş kalplerimizde, akıllarımızda bizi izlemeye devam edecek" ifadelerini kullandı.

Demirtaş'a son olarak şu sözlerle seslendi Behramoğlu; "Metin Demirtaş'ın dostluğuna layık olmalıyız. Onu yaşatmanın gerçek anlamını kimliğini anlamak yüreğimizde taşımaktır. Ben kendi adıma yaşadığım süre boyunca Metin Dermitaş'ı kalbimde taşıyacağım ve beni de bir Metin Demirtaş olarak algılayabilirsiniz. Hepinize başsağlığı diliyorum. Bütün dostlarımı kucaklıyorum. Metin Demirtaş bu dünyanın insanıydı, bu dünyadadır. Fikirleriyle, yaşama sevinciyle. Sevgili arkadaşım her zaman kalbimde, beynimde, kimliğimde, bedenimde olacaksın. Seni içtenlikle sevgiyle kucaklıyorum. Uğurlar olsun kardeşim."

Dostları 'yeri asla doldurulamayacak' dedikleri Demirtaş'ın ardından şunları söyledi.

Şair Şükrü Erbaş, "Akdeniz duyarlılığını devrimci bilinçle birleştiren önemli bir şairimizdi. Hem kentin şiiri ve kültürü açısından, hem de ülkenin şiiri açısından önemli bir isimdi. Klişe bir söz olacak yeri doldurulamaz diye ama, tabi ki kimsenin yerini kimse dolduramaz. Kimsenin şiirini kimse yazamaz. O anlamda doğru, doldurulamaz. Ama hayat bir şekilde yazdığı şiirlerde sürüyor. Metin ağabeyde yazdığı şiirlerde hayatını sürdürecek. Daha doğrusu bizlerde sürdürecek, onu okuyanlarda sürdürecek. Ben kaderci değilim ama bir noktadan sonra kader değip kesiyorsunuz, bilinenin dışına çıkmaya başlayınca. Ölüm acı bir gerçek. Ne diyelim, ailesinden başlayarak yakın dostlarının ve Türkçe şiir yazan herkesin başı sağ olsun" diye konuştu.

CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar ise şunları kaydetti; "Metin Demirtaş 40 yıllık dostumdu. 40 yıldır Antalya'da beraber acılarımız hayatımızı paylaştığımız bir arkadaşımızdı. Hayatını yoksullara adamış, hayatını Türkiye'de halkın mücadelesine adamış bir şairimizdi. Boşluğunu doldurmak mümkün değil. En son kitap fuarında birlikteydik. Kitaplarını imzalıyordu. Yasaklı Nasreddin Hoca Şenlikleri kitabını da bana imzaladı. 45 dakikaya yakın sohbet ettik, demek ki bu bizim son sohbetimizmiş ama biz bunu bilmiyorduk. Üzgünüm Antalya adına, Türkiye adına ama hepimiz sonunda öleceğiz. Geride ne bıraktığımız önemli. O geride insanlarını seven, yurdunu seven güzel bir insan olarak kendi anılarını bıraktı. Şair olarak da, halkını seven bir şair olarak tarihe geçti. Ailesine tüm hemşerilerime başsağlığı diliyorum. Ve inanıyorum ki gelecek nesiller, onu her zaman sevgiyle, güzellikler içerisinde saygıyla anacaklardır."

Defin işleminin ardından "Ümitsizliğe yer yok" diyen Behramoğlu, yurttaşlara Demirtaş'ın şiirini, kimliğini taşıyarak mezarlıktan ayrılmayı önerdi ve "Che Guevara. Bana göre Türkçe de yazılmış en güzel şiirlerden birdir" diyerek, Demritaş'ı kendi şiiriyle son yolculuğuna uğurladı.

Devrim Dönmez Koçak / ANTALYA