Bana bir twit at

Hayatın kendisiyle sanalını karıştıranlar, artık en önemli mecra sosyal medya savunmasının ardına sığınınca ülkede işler ciddiyetten uzak, çığırından çıkan bir hal almaya başladı. Elbette sosyal medyanın kendine özgü bir özelliği var. Fakat parayı araç olmaktan çıkarıp amaç haline getiren bir toplumun, sosyal medyayı da paylaşım olmaktan çıkarıp, gündem belirleyen alana taşıması şaşırtıcı olmasa gerek.

Belki tüm dünyada, ama bizi ilgilendirdiği için Türkiye’de işin çılgınlık boyutunu ise twitter oluşturuyor. Bu mecra üzerinden verilen mesajlar, ‘gördün mü nasıl koydum lafı’ tadındaki duygular, twit atarak tartışan siyasetçiler, ülkeyi buradan yönetmeye kalkanları da doğurdu.

İş o kadar kontrolden çıktı ki, özel haberciliği bir kenara bırakan, ardından ajansların tutsağı haline gelen gazeteler, televizyonlar, şimdi twitter’daki iletiler üzerinden haber yapmaya başladılar. Daha da abartıp, kendisini bu alan üzerinden magazin gazetecisi ilan edenlerin bile olduğunu hatırlatmakta fayda var.

Oysa hepsi hepsi sosyal bir mecradan bahsediyoruz. Köy kahvesindeki sohbetle nasıl memleket yönetilmezse, twitter üzerinden de ülke meseleleri tartışılmaz ve ülke yönetimine ilişkin kararlar buradan açıklanmaz.

Fakat başta Maliye Bakanı Mehmet Şimşek olmak üzere, bakanların bir bölümü buradan kritik kararları kamuoyuna duyurmayı, hatta bakan arkadaşlarına laf çakmayı alışkanlık haline getirdi. Bu sözlerimden sosyal medyanın önemini yadsıdığım çıkmasın. Ama adı üstünde siz sosyal bir paylaşım alanı olan bu mecralara fazladan önem atfetmemelisiniz.

Son olarak yine Maliye Bakanı Şimşek Adalet Bakanlığı için talep edilen kadronun onayını verdiğini twitter hesabı üzerinden duyurdu. Bu bir kereye mahsus ve Şimşek’e özgü bir olay olsa hoş görülebilir. Fakat kıdem tazminatından ekonomik politikalara kadar açıklamaları buradan yapmayı alışkanlık haline getirirseniz, bunun adı en hafif tabiriyle ciddiyetsizlik olur.

Buradan vatandaşla buluşmayı hedefliyorsanız, takdir edilirsiniz. Ama lütfen sosyal medyadan ülke yönetmeyi bırakın. Çünkü korkuyorum bu gidişle Bakanlar Kurulu toplantısını da buradan yapacaksınız. Lakin hatırlatayım, geyik mekânından ülke yönetilmez; kamuoyunu ilgilendiren kararlar açıklanmaz.

Siz birbirinize twit atmayı bırakın da adam gibi Bakanlar Kurulu toplantısı yapın. Çünkü içeride ne konuşuyorsunuz bilmiyoruz ama, her seferinde birbirinizin aksine açıklamalar yapıp, içeride tartışacaklarınızı sosyal medyada tartışıyorsanız ortada bir gariplik var demektir.

Hatırlatırım artık hedge fon yöneten bir kurumun elemanı değilsiniz. Kartvizitinizde bakan yazıyor. Ve bakan olmak ülke meselelerini konuşurken ciddiyet gerektiriyor. Ciddi ülke yönetimi de ‘bana bir twit at’ diye gerçekleştirilmez. Resmi basın açıklaması denilen bir kavram var. Bilmiyorsanız, basın danışmanınıza sorun.

Çünkü çağa ayak uydurayım derken, devlet yönetimini çağ dışı bırakıyorsunuz. Siz kadro imzasını, üniversite harçlarını ve birçok konuyu buradan duyurursanız, Bakanlığa neden ihtiyaç olsun? Orada çalışanlara boşuna mı para ödüyoruz? Biraz ciddiyet lütfen.

Çetin Ünsalan