Bennu’dan gelen numunede ilk kez bulundu: Yaşamın kökeni yeniden tartışılıyor

NASA’nın Bennu asteroidinden getirilen numunesinde Dünya dışı örneklerde daha önce görülmeyen triptofan izine rastlanması, prebiyotik moleküllerin kozmik kökenine dair tartışmaları yeniden gündeme taşıdı. Keşfin yaşamın kimyasal başlangıcına ilişkin teorileri genişletebileceği belirtiliyor.

Abone ol

NASA’nın Bennu asteroidinden getirdiği numunede, Dünya dışı örneklerde daha önce hiç tespit edilmemiş bir amino asit olan triptofanın izine ulaşılması, prebiyotik moleküllerin kozmik kökenine dair tartışmaları yeniden gündeme taşıdı. Bilim insanları, keşfin yaşamın kimyasal başlangıcına ilişkin teorileri genişletebileceğini belirtiyor.

BEKLENMEDİK BULGU

NASA’nın OSIRIS-REx görevinin Dünya’ya taşıdığı Bennu asteroidine ait numuneler, yaşamın kökenine dair araştırmalarda yeni bir aşamaya işaret ediyor. Araştırma ekibi, örneklerde daha önce doğrulanmış beş nükleobaz ve 14 amino aside ek olarak Dünya dışı materyallerde ilk kez görülen triptofanın “muhtemel izlerine” rastladı. Uzmanlara göre triptofanın olası varlığı, uzaydan gelen organik bileşiklerin çeşitliliğinin düşünüldüğünden daha geniş olduğunu gösteriyor.

TEMEL BİR AMİNOASİT

Triptofan, Dünya’daki canlı yaşamı için kritik biyokimyasal süreçlerde rol oynayan temel bir amino asit. Serotonin ve melatonin üretiminin yapıtaşlarından biri olan molekül, B3 vitamini sentezinde de önemli işlevler üstleniyor. Bilim insanları, Bennu numunesinde daha önce çeşitli B3 vitamini türevlerinin de tespit edildiğini belirterek, bunların triptofan izlerini destekleyen veriler sunduğunu ifade ediyor. Triptofanın hassas yapısı nedeniyle meteoritlerde bozulmaya eğilimli olduğu bilindiğinden bugüne kadar tespit edilememesi “beklenen bir eksiklik” olarak yorumlanıyor.

YAŞAMIN KÖKLERİNE DAİR EN GÜÇLÜ KANITLARDAN BİRİ 

Araştırma ekibi, bulguların prebiyotik kimyaya ilişkin temel bir tartışmayı yeniden canlandırdığını vurguluyor: organik moleküllerin erken Dünya’ya çarpışmalar yoluyla taşınmış olabileceği hipotezi. Makalenin değerlendirmesinde, “Elde edilen veriler, biyolojik yapıtaşlarının ilkel gök cisimlerinin içinde sentezlenebileceğini ve gezegenimize taşınarak kimyasal evrime katkı sunabileceğini gösteriyor” ifadeleri yer aldı. Bu keşif, Bennu numunesini yaşamın kozmik kökenine dair şimdiye kadar elde edilen en güçlü kanıtlardan biri haline getiriyor.

Bennu asteroidi hâlâ Güneş Sistemi’nin en riskli gök cisimleri arasında sınıflandırılıyor. Hesaplamalara göre Dünya ile çarpışma olasılığı 2178–2290 yılları arasında 1/1.750 olarak değerlendiriliyor; en kritik tarih ise 24 Eylül 2182. Dikkat çekici bir rastlantı olarak OSIRIS-REx aracının Bennu’dan aldığı numuneleri taşıyan kapsül 24 Eylül 2023’te, yani çarpışma riskinin en yüksek olduğu tarihle aynı günde, Utah Çölü’ne iniş yapmıştı.

Photoshop Web nasıl ücretsiz kullanılır? Bilim ve Teknoloji Dünyada ilk! Farklı kaynaklardan çıkan fotonlar arasında kuantum ışınlaması başarıldı Bilim ve Teknoloji 15 yaşında kuantum doktorasını tamamladı Bilim ve Teknoloji Dinozor kusmuğunda yeni tür bulundu! Bilim ve Teknoloji