5 işçi hayatını kaybetmişti… MKE fabrikasındaki patlama davasında yeni gelişme
Ankara'nın Elmadağ ilçesindeki Makine ve Kimya Endüstrisi (MKE) Roket ve Patlayıcı Fabrikası'nda beş işçinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan feci patlamaya ilişkin yürütülen davanın duruşması görüldü.
Makine ve Kimya Endüstrisinin (MKE) Ankara Elmadağ'daki Roket ve Patlayıcı Fabrikası’nda meydana gelen ve beş çalışanın yaşamını yitirdiği patlamayla ilgili yargı süreci Ankara 15. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam etti.
Duruşmada, tutuklu olmayan sanıklar, üretim mühendisi Zafer Sarı, asit dinamit üretim takım lideri Oktay Armağan, patlayıcı üretim takım lideri Ahmet Atasoy, fabrika müdürü Durdu Uğur Şık, müdür vekili Kuntay Karabacak ve iş güvenliği uzmanı Aynur Karabaş ile birlikte taraf avukatları hazır bulundu. Mahkeme başkanı, bir önceki duruşmada esasa dair mütalaanın sunulduğunu hatırlatarak sanıklara son savunmalarını yapmaları için söz hakkı tanıdı.
SANIK SAVUNMALARINDA SUÇLAMALAR REDDEDİLDİ
Fabrika müdürü Durdu Uğur Şık, kendisine yöneltilen suçlamaları kesinlikle kabul etmediğini ve asli kusurlu olmadığını dile getirdi. Yaşanan elim olaydan duyduğu üzüntüyü ifade eden Şık, şunları kaydetti: "Kazadan üzüntü duyuyorum. Olay günü ben yıllık izindeydim. Olayın sebebi otomatik çalışan sisteme elle müdahale olmasıdır. Maalesef olayın asıl kusurlusu Mehmet Kutlu'dur. Ben her zaman iş sağlığı, güvenliğine önem verdim. İzinliyken bana herhangi bir uygunsuzluk bildirilmedi. Bu olay bizim de psikolojimizi bozdu. Ben bu olay yüzünden emekli oldum. Herhangi bir kusurum yoktur. Beraatimi talep ediyorum."
Sanık Zafer Sarı ise, işletmeden sorumlu olmadığını, yalnızca ne kadar üretim yapılacağına dair kararlar verdiğini ve en düşük pozisyonlardan birinde çalıştığını belirtti. Tesisin eski bir sisteme sahip olduğunu öne süren Sarı, patlamanın manuel bir müdahale sonucunda gerçekleştiğini ifade etti. Sarı, "Patlama manuel müdahale sebebiyle oldu. Sistem, günümüz teknolojisinde bir sitem olsaydı, bu durum yaşanmayacaktı. Benim daha oryantasyon sürecim devam ederken, bunu değiştirecek yetkim yok. Üretim müdürü değilim, iş veren vekilim değilim. Beraatimi talep ediyorum." şeklinde konuştu.
Olay esnasında üretim müdürlüğüne vekalet eden sanık Ahmet Atasoy da hakkındaki suçlamaları reddederek patlamanın gerçekleştiği bölümde çalışmadığını savundu. İş güvenliği uzmanı Aynur Karabaş ve takım lideri Oktay Armağan da ihmallerinin olmadığını iddia ederek beraatlerini talep etti. Müdür vekili Kuntay Karabacak ise bilirkişi raporunun kendisini suçsuz bulduğuna dikkat çekerek beraat talebinde bulundu.
5 SANIK İÇİN HAPİS İSTEMİ
Sanıkların beyanlarının ardından görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, önceki duruşmada sunduğu mütalaayı yineledi. Savcı, sanıklar Zafer Sarı, Oktay Armağan, Ahmet Atasoy, Durdu Uğur Şık ve Aynur Karabaş'ın "taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan 2 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep ederken, sanık Kuntay Karabacak için beraat talebinde bulundu.
Müşteki avukatları söz alarak, sanıkların tamamının olayla ilgili suçlu olduğunu ve cezalandırılması gerektiğini belirterek, yeni bir bilirkişi raporunun hazırlanmasını talep etti. Sanık avukatları ise mütalaadaki suçlamaların müvekkilleri açısından doğru olmadığını savunarak beraat istemlerini yineledi.
Mahkeme heyeti, bir sonraki celsede kararın açıklanacağını duyurarak duruşmayı 5 Aralık tarihine erteledi.
NE OLMUŞTU?
MKE Roket ve Patlayıcı Fabrikası'nda 10 Haziran 2023 tarihinde gerçekleşen patlamada Ahmet Ünal, Fırat Elverir, İbrahim Özdemir, İhsan Küçükerdem ve Mehmet Kutlu adlı işçiler yaşamını yitirmişti.
Elmadağ Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, olayın geçmişiyle ilgili önemli bilgiler yer aldı. Buna göre, patlamadan bir gün önce üretilen 4 kilo 800 gram jelatinit dinamitin, paketleme tezgahında meydana gelen şanzıman arızası nedeniyle işlenip paketlenmeden depoya kaldırıldığı, facianın ise fazla mesaiye gelen personelin tesiste bulunduğu sırada yaşandığı ifade edildi. İddianamede, sanıklar Durdu Uğur Şık, Kuntay Karabacak, Aynur Karabaş, Zafer Sarı, Oktay Armağan ve Ahmet Atasoy’un "taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan ayrı ayrı 15'er yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmaları talep ediliyordu.