Bir dokunuş, bir hayat: Ten tene temasla yaşama tutunuyorlar
Bir bebeğin dünyaya attığı ilk adım, annenin tenine yaptığı minicik bir dokunuşla başlar. Annenin teni, onun dünyadaki ilk evi gibidir. Özellikle prematüre, yani hayata erken adım atan bebekler için bu temas, yalnızca bir bağ değil, aynı zamanda hayati bir destek olarak görülüyor.
Bilimsel araştırmalar, doğumdan hemen sonra gerçekleştirilen “ten tene temasın”, bebeklerin yaşam şansını artırdığını ortaya koyuyor. Uzmanlar, annenin çıplak tenine sarılan bir bebeğin hem fizyolojik hem de psikolojik açıdan daha hızlı geliştiğini, bağışıklık sisteminin güçlendiğini ve güvenli bağ kurma ihtimalinin arttığını vurguluyor.
Prematüre doğan bebekler doğrudan yoğun bakım ünitelerine alındığı için anne-bebek bağının geciktiği durumlar yaşanabiliyor. Ancak yapılan çalışmalarda, annesiyle erken temas kurabilen bebeklerin hayatta kalma oranlarının ciddi oranda arttığı belirlendi. Uzmanlar, özellikle prematüre bebeklerde “ten tene temas” uygulamasının mutlaka sağlık personelinin gözetiminde, dikkatli ve eğitimli bir şekilde yapılması gerektiğini vurguluyor.
Türk Neonatoloji Derneği, bu bilincin yaygınlaşması amacıyla geçtiğimiz yıl 8 ilde “ten tene temas” uygulamasını başlattı. Uygulama kapsamında, yenidoğan bakım ünitelerinde eğitimli personel eşliğinde anneler bebekleriyle ilk kez kontrollü olarak bir araya getirildi. Bu temas, yalnızca bir sarılış değil; ömür boyu sürecek bir güvenin ilk adımı olarak değerlendiriliyor.
Dernek yetkilileri, bu uygulamanın 2025 yılı içinde daha fazla ilde yaygınlaştırılmasını hedefliyor.