AYDEM "Ali kıran baş kesen" mi? (1)

Abdullah Gürgün

Abdullah Gürgün

4. Kuvvet

Milas bölgesinin elektrik dağıtımı AYDEM isimli bir şirkete ait.

AYDEM internet sitesinde kendisi hakkında şunları yazmış:

- Enerji sektöründe çığır açan yaklaşımımız ve ilkleri uygulama azmimiz ile elektrik üretimi, dağıtımı ve perakende satış alanlarında faaliyet gösteriyoruz. 40 yıllık köklü tarihimizde olduğu gibi bugün de topluma ve çevreye duyarlı duruşumuzla 12 bini aşkın çalışanımızla her zaman insan faktörünü odağımıza alarak çalışıyoruz. Bugünü ve geleceği daha parlak kılmak için enerjiyi yenilikçi bir güce dönüştürüyoruz.

Breh, breh, breh…. “Sen neymişsin be ağbi?!.”

AYDEM TOPLUM VE ÇEVREYE DUYARLI MI?

AYDEM Şirketi Milas’ın merkez mahallelerinden Bafa’da direk yenileme çalışmaları yapıyor.

Ama ne çalışma?

Sürekli elektrik kesintileri oluyor. Saatlerce…  Yarım gün... Tüm gün... Beyaz eşyalarımız, elektronik aletlerimiz, internetimiz körkütük sarhoş oldu. Yollar berbat. Eski direği söküyor, çukurunu öyle bırakıyor. Kaldırımı, yolu, evinin, garajının önünü tamir etmeden harabe halinde bırakıp gidiyor. Düşenler, ucuz kurtulanlar...

Daha önce kocaman bir demir direği arsama bırakıp gitmişlerdi. Bir türlü kaldırtamadım. O ona atıyor bu buna atıyor. Bir yazı yazdım. Sağ olsun yetkili ve etkili bazı çevreler çaresiz çığlığımı duydu direği kaldırttılar. Benim işimin yarım kalması uğraşmalarım, tazminat... Üstüne bir bardak buz gibi su iç. ( https://www.tum-haberler.com/makale/abdullah-gurgun/burasi-aydemin-coplugu-mu-2135  )

Pazarcı bir hemşerim minibüsüyle gece saatlerinde AYDEM'in çukurlarından birine düştü. Gene bir yazı yazdık. ( https://www.milasonder.com/yazarlar/abdullah-gurgun/aydemin-cukurlari/3864 ) Bu kez sağ olsun Milas'ın değerli kaymakamı, Sayın Mustafa Ünver Böke duydu sesimizi. Bafalı pazarcı kardeşimiz Fevzi Ağaoğlu'nun aracının tamir masrafları şirket tarafından ödendi. Şirket derhal tüm çukurların etrafında önlemler aldı.

AYDEM'İN ODAĞINDA İNSAN MI VAR?

Aradan aylar geçti, tarih gene tekerrür etti. Birkaç aydan beri yurtdışında ve Ankara'daydık. Bafa'ya döndüğümüzde bizi bir sürpriz bekliyordu. Telekom direğinden eve (Park Caddesi 99)  havadan çekilmiş olan internet kablosu koparılmıştı. AYDEM hemen o telefon direğinin  yanına bir beton direk dikmiş üstüne trafo, altına kocaman bir  elektrik dolabı yerleştirmiş. Bu çalışmaları yaparken bizim kabloyu da koparıp atmış. Ve bize hiçbir bildirimde de bulunmuyor. Biz gelip de tamir etmelerini  isteyince bizi başlarından savmaya çalışıyorlar ve başkalarına gitmemizi istiyorlar.

4 Temmuz Salı gününden bu yana tam bir hafta geçti kabloyu bağlatmayı başaramadık. AYDEM, TELEKOM, taşeron firma ve elektrikçilere telefon etmekten eşimin sinirleri mahvoldu. Herkes işi bir başkasına havale ediyor.

İT İTE İT KUYRUĞUNA

Hanım, AYDEM şikayet merkezine telefon ediyor. Bir süre sonra gelen yanıt: "İŞLEMİNİZ SONUÇLANDIRILDI".

Oysa sonuçlanan hiç bir şey yok. Aynı hamam aynı tas. İnternet kablosu yerlerde sürünüyor. Tekrar telefon ediyor: "Neyi sonuçlandırdınız, nasıl sonuçlandırdınız?"  Hadii yeni baştan durumu anlat.

"Sorumluluğunuzu alarak, kopardığınız kabloyu eski haline getirin"... Olay bu... Bir haftadır bu tek tümceyi çok değişik yollarla, değişik sözcüklerle anlatmaya çalışıyor eşim. Ne anlatabiliyor, ne anlayabiliyorlar ne de anlamak istiyorlar... Sonuç hep aynı. Çaresizlik içindeyiz.

Telekom, "Oraya çıkmayız, Onlar kırdı biz yapmayız. İsterlerse kablo veririz" gibi yanıtlar veriyor. Eşim taşeron firmaya gayet pedegojik bir şekilde izah etmeye çalışıyor, ağır ağır, anlaşılır ve sevecen bir dille: "Şurdan şöyle çekilse burdan böyle yapılsa zor bir şey değil. Bakın zaten sizin elektrikçileriniz direklerde çalışma yapıyorlar. Onlar için çocuk oyuncağı vs vs"

Taşeron şirketin şantiye şefi olduğunu söyleyen Necmettin Bey dalgasını geçiyor: "İsterseniz bir de altınla kaplatalım"... Al başına püsküllü belayı.

Sinirler alt üst oluyor.

Hani bir atasözü vardır, "it ite it kuyruğuna" diye... Halimiz ona döndü.

https://www.atasozlerimiz.com/ sitesinde şöyle açıklamışlar bu sözün anlamını: "Bir işi yapmak istemeyen kişi onu başkasına havale eder, havale ettiği de bir başkasına gönderir. Böylece istenilen iş bir türlü yapılamaz."

BU ÜLKENİN YURTTAŞI YALNIZ MIDIR?

Sanki karikatür! Elektrik şirketi kendi sebep olduğu elektrik sorununu çözmüyor.

Bir kör döngüdür gidiyor. Milas'ın merkez mahallelerinden BAFA'da aylardır çalışma yapan ve ellerinde çok sayıda profesyonel elektrikçi bulunan şirket kendilerinin neden oldukları basit bir sorunu çözmüyor. Oyalıyor, ona buna yönlendiriyor, başından savıyor.

Biz şimdi ne yapalım?

Bu ülkede yurttaş yalnız mıdır? Yurttaşın hakkını koruyacak kimi kimsesi yok mudur?

"Çaresiz dertlere düştüm / Doktor bana bir çare" şarkısını mı söyleyip dinleyelim.

Eşim hiç bir yararı olmamasına rağmen oraya buraya başvurmaya dert anlatmaya devam mı edecek? Ben gazeteciyim, internete bağımlıyım. Benim elimden ne gelir? Sadece yazmak.

Başka umudumuz kalmadı. Yazıyorum ve başta Kaymakamımız Sayın Mustafa Ünver Böke olmak üzere tüm sorumlu ve duyarlı yetkililerimizden yardım rica ediyorum.

Lütfen AYDEM'in "Ali kıran baş kesen" olmasına, yurttaşı mağdur etmesine izin vermeyin.

(1) “Ali kıran baş kesen”, “Dal kıran, baş keser”  atasözünün yanlış kullanılan şeklidir. Saygısız, zorba, çirkef tipler için kullanılır.

# milas # elektrik dağıtım