Layık olduğunuzu seçin

Bir ayı aşkın süredir İsveç’teydik.

Sakin, sessiz...

Hem de aşırı sakin ve sessiz.
Eskiden ufak bir rahatsızlıkta birleşip yaygarayı basarlardı.

İşsizlik, pahalılık, konut sorunu, enerji sorunu...

Özelleştirmeler,

Yozlaşma,

Suçluluk oranı artıyor.

Gık yok.

Eskiden İsveç’e “Folk hem: halk Evi” denirdi.

Şimdi orası da zenginlerin köşkü.

Üç yüz küsur yıl barış içinde yaşamış 1. Ve 2. Dünya savaşlarına girmemiş İsveç.
Önce AB’ye soktular şimdi sırada NATO var. Yılların bağımsız, tarafsız, bloksuz örnek ülkesi Brükselden, Vaşington’dan yönetilecek.

Bir iki gak guk... Bir de baktık ki PKK’nın peşinde yürüyor “devrimciler”.

Slogan: “NATO’ya hayır! ErdoGanla ittifak yok!”
Üstünde ErdoGan resmi olan halıyı yere serip üstünde tepiniyorlar.
Geçenlerde çok solcu “Allt åt alla (Herşey herkese)” grubu Türk bayrağı yakma izni istedi. Kürtçü “Rojava Komiteleri”yle birlikte çalışıyorlar.
Bayrak, kuran yakmak, bir ülke temsilcisinin maketini yakmak, resmi üzerinde tepinmek düşünce özgürlüğüymüş.

Bu İsveçliler çok solcular, devrimciler, antiemperyalistler, insan hak ve özgürlüklerine acaip düşkünler.

Döndük memlekete.
OYUMUZU BURADA KULLANACAĞIZ!

Cumburlop düştük cadı kazanının içine...

Hareket, bereket, curcuna,

Laf cambazlıkları, katakulliler...

Kasetçiler, tehditler...
Kimin eli kimin cebinde...

Biri rahat koltuğundan sesleniyor:

21 yıl yönettik, yola devam

İki sarhoştan intikam.

Öteki diyor:

Hele bir gitsin, bakacağız çaresine yüz günde.

Yüz günde 2400 iş yapıp cennette kevser şarapları içeceğiz huri kızlarla.

ABD sağımızda, AB solumuzda, NATO arkamızda.
İngiliz tırrink üç yüz milyar parayı sayacak avucumuza...

Masanın altındaki hırlıyor:

Doğu bizim Batı ortak ha.

Sözünü tutmazsan hesabını sorarız yoksa.

Ya buranın “solcuları”?..

Kaç kişi kaldık?
“Kahrolsun Emperyalizm! Yaşasın Tam Bağımsız ve Gerçekten Demokratik Türkiye!” diyen?

İngiliz Churchill ne demiş?

“Her millet layık olduğu şekilde yönetilir”

Bu sözü, Hegel'in, Maistre'nin, Montesquieu’nun hatta Hz Muhammed’in söylediği de öne sürülür.

Çok kullanılır.

Doğruluğu, yanlışlığı sorgulanmaz.

Acaba her milletin layık olduğu şekilde yönetildiği savı doğru mudur?

Bence, Türk milleti layık olduğu şekilde değil; layık olmadığı bir şekilde yönetiliyor. Hem de Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrıldığı o uğursuz günden beri.

Ata, “Türk milleti zekidir, Türk milleti çalışkandır” diyordu. İçten ve dıştan bu denli kirli, sahte bilgi yayma, yozlaştırma, yanıltma, aldatma var ki, direnmek zor.

Doğru bilgi almak zor. Doğru bilgiyi ulaştırmak zor. Doğru bilgiyi kabul ettirmek zor...

Herkesin her şeyi herkesten çok bildiğini sandığı yerlerde çok daha zor.

Ömrü boyunca, Türk milletine ödenmesi mümkün olmayan bir borcu olduğunu yineleyip duran rahmetli Aziz Nesin’e bakılırsa EN AZ yüzde altmışı aptallaştı Türk halkının.

Aziz Nesin’in değil Gazi Mareşal Mustafa Kemal Atatürk’ün haklı çıkmasını umarım.

14 Mayıs 2023 seçimlerinde ya layık olduğumuz yöneticileri seçeceğiz ya da Allah müstehakımızı (neyi hak ediyorsak onu) verecek.

Haydi hayırlısı...