Soner Polat'ın anısına: Kartallar yüksek uçar...

"Türklük yüreğini dağlasın gayri

Cihan da bizimle ağlasın gayri..." Behçet Kemal Çağlar

Sayın Amiral Soner Polat tam bir "Mustafa Kemal’in askeri"ydi. Kendisiyle hiç tanışmadım, yüz yüze gelmedik ama Aydınlık gazetesindeki ilk yazısını okuduğumda böyle demiştim: "Hoş geldin Mustafa Kemal’in askeri! Ordunla bin yaşa!"

Bu bir "hamasi" kutlama değildi. Çünkü Soner Polat’ın hamasete gereksinimi yoktu. Yani "Vatan millet Sakarya!" edebiyatına... Onda gördüğüm; Mustafa Kemal’in askerine özgü olan insani kahramanlık ve medeni cesaretti. Sonraları hiçbirini kaçırmadığım yazılarını okurken ve yaptıklarını öğrenirken bu gerçeği daha iyi kavradım. Onurlu deniz Amiralimiz Soner Polat; günümüz gerçeklerini büyük bir bilinçle görebilen, vatanına yönelen tehdit ve yıldırı kampanyalarını çok iyi kavrayıp anlatabilen, bu alanda karşı ataklar yapabilen bir askerdi. O bir denizciydi ama aynı zamanda toprağının bütünlüğünü karadan da vargücüyle savunabilen Mehmetçik ruhuna sahipti. Kaybına çok üzülsem de düşüncelerinin ve eylemlerinin bu topraklarda sonsuza dek yaşayacağını biliyorum. Bu yüzden bu şanlı ve onurlu Türk askerini minnet ve şükranla her zaman anacağım. Onun için şairlerimizin destanlar yazmasını dilerim; çünkü Attilâ İlhan’ın da dediği gibi "Biz şair milletizdir", ayrıca kahramanlık destanlarımız milli duygularımızın ayrılmaz parçalarıdır. Ta Orta Asya Kultigin ve Dede Korkut destanlarından beri... Çünkü Türk milleti; ne yaptıysa yeryüzünde, insani kahramanlığıyla ve medeni cesaretiyle yapmıştır. Soner Polat Amiralimiz bu gerçeği çok iyi bilen bir Mehmetçiğimizdi.

İşte bu yüzden bugün yüreğim vargücüyle vatan aşkıyla çarpıyor. Nice aşk şairlerimiz, yazarlarımız ve aydınlarımız, beni istedikleri gibi kınasınlar; şovenist ve faşist desinler- ki derler-. Soner Polat Amiralimizin ardına sığınarak, "Tarihimle övünürken sınırları aşmak" değil... Haşa! Tarihimizin şanını şerefini bilen biliyor zaten, bilmeyenler de bilenlerden öğrensinler bir zahmet... İşte Soner Polat o "bilmeyenlere" tarihimizin ve Türk’ün gerçek yüzünü anlatma çabasında olanlardandı. Dahası edebiyat yaparak değil- kanımca edebiyatı da çok iyi biliyordu- eylem yaparak gösteriyordu bunu cümle aleme... Şimdi artık, sözün bittiği yerdeyim; benim yerime Harbiye Marşı söylesin:

"Kanla irfanla kurduk biz bu cumhuriyeti

Cehennemler kudursa ölmez nigahbanıyız (...)

Türk vatanı üstünde sönmez bir güneşsin sen

Kartal yuvalarında hürdür millet seninle!"

Bir de bir şiir anlatsın Soner Polat amiralimizi:

"Durduk, süngü takmış kafir ayakta

Bizde süngü yok

Bir hayret kızıllığı akardı üstümüzden

Dehşetten daha çok

Durduk, süngüsü düşmanın pırıl pırıl

Önümüze çıktı bir gündüz, bir gece

Korku değil haşa

Bir büyük düşünce"

Fazıl Hüsnü Dağlarca

Biliyorum ve hiç kuşkum yok; mavi vatanın yüreği Soner Polat’ın düşünceleriyle atacak her zaman... Amiralimizin hiç kuşkusu olmasın! Ve en başta sevgili eşi olmak üzere tüm vatanımızın başı dik ve sağ olsun. Ayrıca tüm Vatan Partili dostlarımızın ve düşünde Soner Polat amiralimizi "kartal" olarak gören sayın başkanımız Doğun Perinçek’in de başı dik ve sağ olsun! Yüreğiniz incinmesin saygıdeğer başkanım; biliyorsunuz, "Kartallar Yüksek Uçar"!

TANSU BELE/ YAZAR

Aydınlık