Fenerbahçe'de hem taraftar hem de takım kazandı

Şükrü Saraçoğlu stadını dolduran 55 bin taraftar stadı “Mustafa Kemal’in askerleriyiz” sloganı ile inletti. Bu atmosferde başladı dünyanın sayılı derbilerinden biri olarak gösterilen Fenerbahçe-Galatasaray karşılaşması. Turgay Şeren Süper Ligi’nin 11 haftasında iki takım 384. kez karşı karşıya geldi. Konuk takım Galatasaraystadtakien son galibiyetini 17 yıl önce almıştı. O yüzden maçın kadrosunda kimlerin olacağı ve nasıl bir performans sergileyeceği 1 hafta öncesinden tartışılmaya başlanmıştı. Bu düşünceler maç gününe kadar devam etti. Maçtan iki saat öncesinde kadrolar belirlenince birçok Sarı- kırmızılı taraftar kaptan Selçuk İnan’ın maça yedek başlamasına şaşırmıştır diye düşünüyorum. Galatasaray’daki bir diğer dikkat çeken değişiklik ise Bursaspor ‘dan transfer edilen Serdar Aziz’in ilk on birde sahaya çıkmasıydı. Bu ayrıntılardan sonra Fenerbahçe’ninde Lens ve Mehmet Topal eksiği ile çıktığı karşılaşmanın nasıl geçeceğiyse merak konusuydu.

DEV DERBİ BAŞLADI

Bu düşüncelerle ile başladı Şükrü Saraçoğlu’ndaki zorlu 90 dakika. Ev sahibi olma avantajı ve taraftar desteğini arkasına alan Fenerbahçe seri ataklarla konuk takımın kalesine doğru ilerledi. 4 dakikada 4 atak yapan Fenerbahçe’nin isteği taraftar desteğiyle daha da arttı. 5.dakika olduğunda da Sarı- lacivertliler ilk ciddi atağını gerçekleştirdi. Ceza sahası içinde topu önünde bulan Volkan Şen vuracağı ayağını belirlemekte kararsızlık yaşayınca Galatasaray defansının tecrübeli ismi Hakan Balta topu kornere yuvarladı. Ataklara karşılık vermeye çalışan konuk takım da Bruma’nın süratinin de etkisiyle ceza sahası dışında bir pozisyon buldu. Bruma’nın sert ve etkili vuramadağı top da Fenerbahçe kalecisi Volkan Demirel’in ellerinde kaldı. Kontrollü bir futbol oynamayı tercih eden Sarı- kırmızılılar defansa çekilmiş durumda sürdürüyordu maçı.

GALATASARAY’IN ORTA SAHASI YOKTU

Maçta 30 dakika geride kaldığında Galatasaray’ın orta sahasının olmadığı kenardan çok rahat bir şekilde görünüyordu. Bu yüzden Sneijder top alamadığı için bazen defansa kadar gelip topla rakip kaleye ilerlemeye çalışıyordu. Kontraatak bir futbolu tercih eden Fenerbahçe ise rakibin hızlı adamı Bruma’ya önlem almayı da ihmal etmemişti. Bireysel becerisiyle rakip kaleye ilerlemeye çalışan Bruma her defasında 2-3 rakip oyuncu tarafından çevrelendi. Bruma birkaç defa bu ablukayı delmeye çalışsa da büyük bir başarı kaydedemedi. Dakikalar 40 gösteriyordu. Fenerbahçe taraftarının büyük desteğini alan takım art arda ataklar deniyordu. Maçın ilk yarısı golsüz beraberlikle biter düşüncesi zihinlere yerleştiği sırada Şener’in sağ kanattan taşıdığı topa ceza sahası gelişine vuruş yapan Robin Van Persie takımını ilk yarı soyunma odasına 1-0 üstün olarak götürdü.

YASİN ÖZTEKİN YENİDEN SAHADA

İkinci yarı başlangıcı için beklenen arada Fenerbahçe taraftarı stada misafir olarak gelen Galatasaray taraftarıyla atışmaya başladı. Yani her iki takım taraftarları da hiç ara vermeden desteklemeye devam etti renklerini. İkinci yarıda konuk takım teknik direktörü sarı kart gören ve etkisiz bir futbol oynayan Sinan Gümüş’ün yerine sahaya ileride gol şansı yaratabilecek bir isim olan Yasin Öztekin’i sürdü. Kadro dışı bırakılan Yasin , derbide sahaya çıkarak hocası tarafından affedildiğini de göstermiş oldu. Hırslı bir başlangıç yapan Yasin mücadeleci futboluyla formayı hak ettiğini de ispatladı. İkinci yarı Galatasaray’da yaşanan bu taze kan değişikliği takımı biraz olsun hareketlendirdi. Fenerbahçe’den beklenen etkili futbol yerini ise daha dikkatli ataklara çevirdi.

PODOLSKİ 65’TE SAHADAYDI

Daha önce Podolski’yi oyuna sokmakta geç kaldığı için eleştirilen Galatasaray teknik direktörü Rikerink bu kez beklenen değişikliği 65. Dakikada yaptı. Sarı-kırmızılı takımın hocası ilk yarıda koştuğu için fazla yorulan Sneider’in yerine Podolski’yi sahaya sürdü. Maç boyunca sağlam bir defans görüntüsü veren Fenerbahçe ise, rakibinin atak denemelerini ya başlamadan ya da tam olgunlaşmadan önledi. Derken 70. dakikada Galatasaray’ın forveti Eren Derdiyok rakip kalenin ceza sahasında çıktığı bir kafa topunda sakatlanarak sedye ile sahadan ayrıldı. Son bir hamle yapan Galatasaray teknik direktörü defansın sağına Cavanda’yı alarak Sabri’yi sağ açığa çekti.

UMUTLARI BİTİREN GOL

6 dakika sonra Sarı-kırmızılıların umutlarını söndüren gol geldi. Ceza sahasında gereksiz bir çalım deneyen Serdar Aziz’in ayağındaki topu Fenerbahçeli Josef çalıyordu ki bu sırada Aziz’in yaptığı müdahaleye hakem Cüneyt Çakır “penaltı “ dedi. Topun başına ise ilk golün de sahibi olan tecrübeli forvetRobin Van Persie geçti. Rahat bir plase yapan Persie topu filelerle buluşturdu. Golden sonra iyice keyiflenen Fenerbahçe seyircisi de bir daha yerine oturmadı. 2-0 üstünlüğü yakalayan Sarı-lacivertiler maça tekrar döndü. Karşılıklı birkaç atak ile devam eden müsabakanın normal süresine 5 dakikalık bir uzatma eklendi. Mücadeleyi bırakmayan Galatasaray rakip kaleyi biraz olsun zorlasa da maçta başka gol sesi çıkmadı.

BU SENE DE OLMADI

Son düdük çaldığında 17 yıldır Fenerbahçe stadında galibiyet alamayan Galatasaray, umudunu bir sonraki seneye bıraktı. Bu yıl da rakibine kaybetmeyen Fenerbahçe ise galibiyet sevincini taraftarlarıyla paylaştı. Puanını 21’e yükselten Sarı-lacivertliler ligde 3. sıraya yükseldi. 20 puanı bulunan Galatasaray ise 5. Sıraya geriledi.

FUTBOL BİRLİK İÇİN OLMALI

Maç sonu yorumlarına birkaç söz etmeden bitirmek yanlış olur. Fenerbahçe’nin 17 yıldır evinde kaybetmemesi önemli fakat ama olayı sadece yıllara ve skora odaklamak yanlış olur kanaatindeyim. Kaldı ki inanın yapılan tartışmalar ve büyüklük yarıştırmaları her iki kulüp taraftarını birbirinden uzaklaştırmaktan başka bir işe yaramıyor. Türkiye’nin yaşadığı zorlu günleri görüyoruz. Bir yandan içerde bir yandan dışarda yürütülen terörle mücadele ülke olarak birbirimize kenetlenmemizi gerektiriyor. Türkiye’yi bu zor günlerde kutuplaştırmak isteyenler zaten gereğinden fazla kutuplaştırıyor. Bari biz birliği, ezeli rekabet ve ebedi dostluğu savunalım. Gelin Fenerbahçe taraftarının maç başında attığı slogan da birleşelim ve hepimiz “Mustafa Kemal’in askeri” olalım. Fenerbahçe de Galatasarayda bu ülkenin iki büyük kulübü ve ikisi de birbirini tamamlıyor. O yüzden bırakalım artık geçen yılları da futboldan bari zevk almaya bakalım. Malum zaten bu aralar keyfimiz yok…

DENİZ ADALI

ulusalkanal.com.tr