Bakan Çavuşoğlu sessizliğini bozdu: "Sınır dışı çalışmalarını başlattık"
Büyükelçiler krizi boyunca sessizliğini koruyan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, ilk kez konuştu. Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanım Erdoğan’ın ''istenmeyen kişi'' açıklamasından sonra, bazı büyükelçilerin bavullarını toplamaya başladığını savundu; ''Türkiye'ye kimse ne parmak sallayabilir ne Türkiye'nin iç işlerine karışabilir'' ifadelerini kullandı. Bakan Çavuşoğlu, F-35, Doğu Akdeniz ve tezkere konuların da önemli açıklamalar yaptı. Çavuşoğlu, ''Bu, rejime yönelik bir tezkere değil, terörle mücadele için'' dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 10 büyükelçinin Sorosçu Osman Kavala’nın serbest bırakılması çağrısıyla başlayan diplomatik krizle ilgili ilk kez konuştu.
Özel bir televizyon kanalında gündemi değerlendiren Çavuşoğlu, büyükelçilerin açıklamalarının kabul edilemez olduğunu söyledi:
- Resmen ülkeye ve yargıya talimat verme anlayışında, üslup da öyle… Hemen arkadaşlarımıza talimat verdim; Hepsini çağırın hadlerini bildirin dedim. Arkadaşlarımız çağırdılar, viyana sözleşmesinin 41. Maddesini ihlal ederek hadlerini aştıklarını kendilerine bildirdiler.
Çavuşoğlu, Cumhurbaşkanı’nın ''istenmeyen kişi'' talimatı doğrultusunda büyükelçilerin sınır dışı edilmeleri için de çalışma başlattıklarını söyledi:
- Sayın cumhurbaşkanımız bana bizzat bu kişilerin sınır dışı edilmeleriyle ilgili çalışmaları başlat dedi. Biz de arkadaşlarımızla başlattık.
Bakan Çavuşoğlu, ''istenmeyen kişi'' talimatının büyükelçiler de büyük panik yarattığını savundu:
- Sayın cumhurbaşkanımızın Eskişehir konuşmasından sonra panik daha da derinleşti. Bavullarını toplamaya başlayanlar da olmuş. Sonuçta bir panik havası başladı. Bu açıklamayı yapanlar nasıl geri dönebiliriz, bunu nasıl düzeltebiliriz arayışlarına girdiler.
Çavuşoğlu, büyükelçilerin açıklamasına nordik ülkelerinin önayak olduğunu, süreci ''genç diplomatlar'' grubunun başlattığını belirtti. Türkiye’nin tepkisi sonrası büyükelçilerin geri adım attığını savundu:
- Dolayısıyla bu davranışlardan artık herkesin ders alması lazım. Kimsenin içişlerine ve yargısına müdahale hakkı yoktur. Bu süreçte de gördüler ki artık Türkiye'ye kimse ne parmak sallayabilir ne Türkiye'nin iç işlerine karışabilir.
ABD ile yaşanan F-35 sorununa da değinen Çavuşoğlu, ''Türkiye savaş uçakları konusunda çaresiz değil'' dedi. Rus savaş uçakları Su-35 ve Su-57’leri işaret etti:
- Türkiye hiçbir zaman çaresiz kalmamıştır. Eğer, ABD satmak istemezse, bu konuları çözmek istemezse veya kongre engellerse, bu sefer su-35, su-57 dâhil diğer seçenekler devreye girer. Biz kendi uçağımızı üretinceye kadar ihtiyacımızı farklı kaynaklardan sağlarız.
Çavuşoğlu’na, bazı ABD’li senatörlerin Türkiye’ye F-16 verilmemesi çağrısı da hatırlatıldı:
- Türkiye düşmanı lobiler yine devrede. Ama burada Beyaz Saray'ın tutumu çok önemli. Eğer Amerikan yönetimi kararlı durursa görüşmeleriyle kongreyi de ikna eder. ''
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Suriye ve Irak tezkeresine CHP'nin ''ret'' oyu vermesine de tepki gösterdi. ''Tezkere rejime yönelik değil, terörle mücadele için'' diyen Çavuşoğlu, CHP’nin, ülkenin menfaatlerine muhalefet ettiğini belirtti:
- 'Ne işiniz var orada?' diyor. Peki, bu terör örgütlerine Irak'ta ve Suriye'de müdahale etmeyeceğiz, onlar gelip içerde bizi vuracaklar ya da oradan roket gönderecekler, sivil vatandaşlarımızı, askerimizi, polisimizi hedef alacaklar. HDP böyle istedi, onlar da 'hayır' verdiler. Buna gerekçe hazırlıyorlar. Biz YPG/PKK ile mücadele etmeyecek miyiz? Siz HDP ile ittifak kurdunuz diye biz bu mücadelemizi sonlandıracak mıyız?
Bakan Çavuşoğlu, Doğu Akdeniz gündemine de değindi. Türkiye'nin, hiçbir gücün bölgedeki dengeleri değiştirmesine izin vermeyeceğini vurguladı:
- Hiçbir gücün kıta sahanlığımıza ihlal etmesine müsaade etmeyiz. Biz hakça paylaşımdan yanayız. Hakkımızı yemeye kalktıkları zaman da sahada ve masada gereğini yapıyoruz. Gene gösteririz. Kıta sahanlığımız belli, koruyoruz.
