“Hepimizin Sendikası” Eğitim-İş olağanüstü kongresi için adaylarını açıkladı

“Hepimizin Sendikası” Eğitim-İş olağanüstü kongresi için adaylarını açıkladı

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’na bağlı Eğitim-İş Sendikası, 2 Ekim Pazar günü olağanüstü genel kurula gidiyor. En güçlü liste olan “Hepimizin Sendikası” grubu basın açıklamasıyla kadrolarını duyurdu.

“Hepimizin Sendikası” yaptığı açıklamada, vatan, emek, cumhuriyet birlikteliğini yeniden kuracaklarını belirtti. Milyonları Atatürk'te birleştirmek için Eğitim- İş yönetimine aday olduklarını vurguladı.

“Hepimizin sendikası” grubu tarafından yapılan açıklamanın tamamı;

Eğitim-İş’in Değerli Üyeleri, Yöneticileri ve Delege Arkadaşlarım

Sendikamız Birinci Olağanüstü Genel Kurulunu 2 Ekim 2016 Pazar Günü Ankara’da yapacak. Hepimiz içerisinden geçmekte olduğumuz bu olağanüstü süreçten duyduğumuz rahatsızlık nedeniyle olağanüstü genel kurulun sendikamızın normalleşme sürecinin başlangıcı olmasını temenni ediyoruz. Normal süresinin dolmasına bir yıl olmasına rağmen MYK içerisinde çıkan ayrışma ve uyuşmazlık nedeniyle mevcut MYK’mız olağanüstü genel kurul kararı almak durumunda kaldı. Daha öncesinde iki kez olağanüstü toplanan başkanlar kurulunda da MYK içerisinde yaşanan sorunlara çözüm bulunamadığını, daha doğrusu orada önerilen alternatif çözüm önerilerinin MYK içerisinde karşılık bulmadığını akabinde olağanüstü genel kurul için imza toplandığını biliyoruz. Nihayetinde bütün bu gelişmeleri değerlendiren MYK, imzalara gerek kalmaksızın ve ittifak ile olağanüstü genel kurul kararı aldı.

Değerli arkadaşlar, bildiğiniz gibi Hepimizsin Sendikası olarak geçmiş her dönemde yaşanan sorunlarda sağduyulu tutumumuz ile sorunların çözümünde önemli görevler yaptık. Söylemlerimiz ile ve yerellerdeki sendikal çalışmalarımızla önemli hizmetlerde bulunduk. Bu nedenledir ki, son olağan genel kurulda her türlü karşı söylem, itibarsızlaştırma çabalarına rağmen delegelerimizin önemli oranda teveccühünü gördük.

Son genel kurul adaylığımız sırasında da, bugün olağanüstü genel kurula giderken de çıkış noktamız değişmedi. Bu nokta esas itibari ile Eğitim kavramıyla ilişkilidir. Eğitim emekçilerinin bir sendikası olan Eğitim-İş’in sendikal anlamda bir eğitim seferberliğine ihtiyacı olduğunu vurguladık ve yine vurguluyoruz. Bu eğitimlerin nihai hedefi sendika içi söylem ve tartışma zeminini yaygın olarak içerisinde bulunduğu siyasal düzlemden kurtarmak ve olması gereken yere yani sendikal düzleme yükseltmektir.

Mevcut durumda, üzülerek belirtmek isteriz ki, özellikle yöneticilerimizin de yanlış tutum ve davranışları nedeniyle sendikamız adeta bir fikir kulübü ya da bir siyasi parti havasına girmiştir. Hâlbuki emek örgütü olan sendikalar bulundukları yer itibariyle daha üst bir düzeyde ve diğerlerine göre uzmanlık isteyen bir konumdadırlar.

Yapılacak sendikal eğitimler işte bu mevcut olumsuz konumlanmayı ortadan kaldırmaya ve sendikamızı bilgi, birikim ve donanım bakımından olması gereken düzeye yükseltmeyi hedeflemektedir.

Mevcut konumlanmanın doğal bir uzantısı olarak sendika içerisinde tartışma kültürü yok denecek düzeye inmiş ve herkesin aynı siyasal düşünceye sahip olması gerekirmiş gibi bir algı ortaya çıkmıştır. Bu durum sendikamızın olaylara yaklaşımında da kendisini bariz bir şekilde hissettirmekte ve daha etkili olmamızın önünde engel teşkil etmektedir.

Sendikamızın böylesine bir siyasal düzlemde kalmasının olumsuz yansımalarından bir diğeri de sürekli olarak kariyerist nitelikteki yöneticilerin ön plana çıkmasıdır. Etkili ve yetkili sendika olacaksak kariyerist yönetici enflasyonuna da artık dur dememiz gerekmektedir.

Değerli arkadaşlar, bizler yola çıkarken her türlü ayrımcılıktan uzak kalacağımızı defalarca belirttik. Yine belirtiyoruz. Bizim tek kriterimiz sendikamızın tüzüğüdür. Orada açıklanan amaç ve ilkelere bağlı olan her üyemiz, farklı değerleri olsa da, bizim için çok kıymetli ve mücadelemizin vazgeçilmezidir. Kimsenin dini, mezhebi, etnik kökeni ya da siyasal partisi bizi zerrece ilgilendirmemektedir. Biz hepsine sendikamızın değerli bir üyesi gözü ile baktık, bakmaya devam edeceğiz. Yapılacak eğitim çalışmalarının bir nihai hedefi de bu tarz ayrımcılıkların sendikamız içerisinde barınmasına engel olmak ve sendikamızı her zaman dediğimiz gibi gerçek anlamda büyük bir sosyal aile niteliğine kavuşturmaktır.

Çok değerli arkadaşlarım Hepimizin Sendikası Grubu olarak, sendikamızı olağanüstü süreçten kurtararak normalleşmesini sağlamak üzere ortak akıl doğrultusunda bir geçiş yönetimi oluşturma gayretlerimiz maalesef karşılıksız kalmıştır. Ne yazık ki, dar, kadrocu anlayış terk edilememiş ve olağanüstü seçimlere de gruplar olarak gidilmesi tercih edilmiştir.

Öncelikle adaylıklarını açıklayan gruplara başarılar diliyoruz. Temennimiz sendikamızın yaşadığı bu olumsuzluklardan bir an önce kurtulması ve üyelerimizin de beklentisi doğrultusunda çok daha etkili, kurumsallaşmış bir sendika olmasıdır.

Değerli arkadaşlarım, Hepimizin Sendikası Grubu olarak bizler de yapılacak olan Birinci Olağanüstü Kongrede aday olacağımızı burada huzurunuzda sendikamız kamuoyu ile paylaşmaktan büyük bir gurur ve onur duyuyorum. Gururluyuz çünkü bizi destekleyen, teşvik eden ve bu göreve layık gören büyük bir çoğunluk var, onurluyuz çünkü AKP’nin 14 yılı bulan gerici politikaları, Cumhuriyetimizin ve Atatürk İlkelerinin yok edilmeye çalışıldığı bir ortamda Eğitim-İş’in sade bir üyesi olmak dahi büyük bir onur meselesidir. Böyle bir sendikada yöneticiliğe aday olmak, bu yönde teşvik edilmek onurumuzu daha da arttırıyor.

Değerli arkadaşlar hepinizin de bildiği gibi seçilecek yeni yönetimin önünde sendikamıza hizmet edebileceği bir yıldan az bir süresi olacak. Bu kadar kısa bir süre içerisinde büyük icraatların beklenilmesi de vaat edilmesi de gerçekçi olmaz. Bizim en büyük vaadimiz sendikamızı içerisine düştüğü ayrımcı, kavgacı, uzlaşmadan uzak görüntüsünden kurtararak normalleştirmektir. Bunun basit bir iş olmadığını elbette biliyoruz. Yine de samimiyetle ve gayretle atacağımız adımlarımızla bu yönde önemli bir başarı sağlayabileceğimizi düşünüyoruz.

Sendikamızı, siyasal düzlemden, sendikal düzleme yükseltmek ve normalleştirmek amacıyla elbette bazı çalışmalarımız olacak. Bu çalışmalarımızı 10 başlıkta topladık ve sosyal medya üzerinden örgütümüzle paylaşmaya başladık. Çalışma programımızı teşkil eden bu başlıkları kısaca sizlerle paylaşmak isterim.

1) EĞİTİM ÇALIŞTAYI

Sendikamızın, kurulduğu 17 Ekim 2005’ten buyana geçen on bir yıla rağmen, eğitim ile ilgili düşünce ve politikalarımızı belirleyeceğimiz bir eğitim kurultayı toplayamadı. Olağan genel kurulumuza bir yıldan daha az bir zaman kalması ve kurultay için uzun bir hazırlık dönemi gerekmesi nedeniyle kurultay yerine, kurultaya hazırlık anlamında en az bir Eğitim Çalıştayı yapacağız.

2) TOPLU SÖZLEŞME TASLAĞI

Mayıs 2017’de başlayacak olan yeni toplu sözleşme süreci, kamu çalışanlarının 2018 ve 2019 yılları için ekonomik haklarını belirleyecektir. Bugüne kadar ne sendikamız Eğitim-iş, ne de Konfederasyonumuza bağlı diğer sendikalar, toplu sözleşme süreçlerini üyenin dönüşümü ve sınıf bilincinin geliştirilmesi açısından doğru değerlendiremedi.

Şubat 2017’ye kadar toplu sözleşme süreci için üyelerimizin beklentilerini öğrenmek amacıyla bir anket çalışması yapacağız.

Konfederasyonumuzla eş güdüm içinde yürüteceğimiz çalışmayla, Şubat ayının sonunda hem genel taleplerimizi, hem de eğitim işkolunun özel taleplerini bir taslak halinde, basılı materyal olarak işyerlerine göndermeye hazır olacağız.

Mart ayı boyunca toplu sözleşme taslağının işyerlerinde tartışılmasını, üyelerimizin iradesiyle somutlaşmasını ve zenginleşmesini sağlayacağız.

Kuracağımız Merkez Toplu İş Sözleşmesi Komisyonumuz taslağa son halini verecek, işyerlerinden başlayarak oluşturulan talepler, Eğitim-iş’in toplu sözleşme talepleri haline gelecektir.

Bu talepler 1 Mayıs’ta basılı materyal olarak “sahiplerine”, eğitim çalışanlarına ulaştırılacaktır.

3) HUKUK BÜROSU

AKP'nin eğitimde yıkım uygulamaları nedeniyle eğitim çalışanlarının ciddi özlük hukuk sorunlarıyla karşı karşıya geleceği günler yaşadık, yaşamaya devam ediyoruz. “Âmâsız, amansız” bir hukuk mücadelesi yürütülmeden bu sorunların üstesinden gelemeyiz.

Sendikamızın, alanında uzmanlaşmış, yerellerden gelen talepleri aynı gün içinde karşılayacak kadar sistemli, hukuki sorunlar ortaya çıkınca değil, ortaya çıkmadan, öngörü ve ciddi bir hazırlıkla çözüm üreten bir hukuk bürosu olmak zorundadır. Sorunları durumu idare ederek değil, yöneterek çözen, hizmet kolumuzun mevzuatına hâkim, özlük-hukuk alanında yetkinleşmiş, şu an yerellerde sorun çözen arkadaşlarımız, karşılıksız emek verecek dostlarımız ve alanında uzman avukatlarımızdan oluşan, hızlı, verimli ve sonuç alan bir Hukuk Bürosu oluşturacağız.

4) VATAN CUMHURİYET ve EMEK BİRLİKTELİĞİ

Vatan ve emek mücadelesini birleştirmek zorundayız. Dağılmasında sendikamız ve konfederasyon yöneticilerimizin de payı olan Vatan Cumhuriyet ve Emek Birlikteliğini en geniş biçimiyle yeniden kuracağız ve birlikteliğin yerel ayaklarını kurmak için şubelerimizi yetkilendireceğiz.

5) ÇALIŞMA HAYATI UZMANLARI

Günümüzde bilgi aynı zamanda bir üretim maddesidir. Bu nedenle bilgiye ulaşmak hayati önem taşımaktadır. Eğitim hayatına yönelik veriler oluşturacak, bu verileri bilgiye dönüştürecek, bu bilgiye dayanarak politika ve söylem önerileri geliştirecek bir ARGE birimi kuracağız. Göreve gelir gelmez iki çalışma hayatı uzmanını istihdam ederek sendikal öngörümüzü güçlendireceğiz. Şubelerimizin bu konudaki birikim ve deneyimlerinden faydalanmak için merkezi bir AR-GE komisyonu oluşturacağız. “Gündemi izleyen” değil, “gündem oluşturan” Eğitim-iş’i yaratacağız.

6) ŞUBELEŞME

Üye ve işyeri temsilcilerimizin, ilçe ve şube yöneticilerimizin görüşleri doğrultusunda planlama yaparak 2016 yılı sonuna kadar büyükşehirlerimizde yeni şubeler kuracağız. Üye sayısı 300’ü aşan il temsilciliklerinde profesyonel yöneticilerimizin de desteğiyle örgütlenme çalışmalarını hızlandıracak, 2017 Mayıs'ına kadar şube olmalarını sağlayacağız. İstanbul ve Ankara illerinde hızlı ve etkili bir üniversite örgütlenme çalışması yaparak bu illerde de üniversite şubeleri oluşturmaya çalışacağız.

7) PROFESYONEL YÖNETİCİ

Göreve gelir gelmez şube yöneticilerimizin görüşleri, verimlilik ve çalışkanlık ilkeleri doğrultusunda profesyonel yöneticiliğin önündeki engelleri kaldıracağız. Başarılı olacağını düşündüğümüz şubelerde uygulamayı genişleterek birden fazla profesyonel yönetici imkânı sağlayacağız. Profesyonel yöneticilerimizi iletişim, genel hukuk vb. eğitimlerle güçlendirip, üye sayımızın az olduğu, örgütlenme güçlüğü yaşadığımız bölgelerde “örgütlenme uzmanı” olarak değerlendireceğiz.

8) TABANIN SÖZ, YETKİ ve KARAR HAKKI

Eğitim-iş, çeşitli siyasal oyunların, kişisel ikbal beklentilerinin, didişme ve çatışmaların alanı değildir. Eğitim-iş, eğitim çalışanlarının ekonomik, sosyal, özlük ve mesleki hak ve çıkarlarının korunup, geliştirileceği yerdir.

Eğitim-iş; laik, bilimsel, ulusal, halkçı, Türkçe eğitim için, öğretmen, öğrenci ve velinin birlikteliğini sağlayarak mücadeleyi geliştirecektir. Eğitim-iş örgütsel bağımsızlığı ve sendika içi demokrasiyi tüm kurullarında işletecek, kurumsallaşmasını tamamlamış bir sendika olarak bütün Türkiye’ye örnek olacak, emek ve vatan mücadelesine önderlik edecektir.

Hepimizin Sendikası grubunun vazgeçilmezi tabanın söz ve karar sahibi olması ve örgütsel bağımsızlıktır.

İşyeri Temsilciliği,

İşyeri Temsilcileri Kurulu,

Şube Başkanlar Kurulu,

Başkanlar Kurulu

Bu kurullar tavsiye kararı alan danışma organı niteliğinden çıkarılarak karar alma yetkisine kavuşturulacaktır. Üst organlar, tabanın söz ve karar sahibi olma ilkesine uygun olarak bu kurulların kararlarını esas alacaklardır. Böylelikle, sendikal politikaların belirlenmesinde ve yaşama geçirilmesinde taban iradesi sendikaya hâkim olacaktır.

İlk Başkanlar Kurulumuzu genişletilmiş olarak 29-30 Ekim 2016 tarihlerinde Diyarbakır ya da Urfa’da toplayacağız.

9) DAYANIŞMA FONU

Sendika olmanın olmazsa olmaz özelliği, mücadele ederken mağdur olan üyesinin, işyeri temsilcisinin, temsilcilik ya da şube yöneticisinin, genel merkez yöneticisinin maddi ve manevi olarak yanında olmaktır. Göreve geldiğimizde ilk yapacağımız işlerden biri de Dayanışma Fonunu kurarak başkanlar kurulumuzun belirlediği ilkeler doğrultusunda işlemesini sağlamak olacaktır

10) BÖLGE TOPLANTILARI

Yönetim ile üye arasında doğrudan ilişki kurmak ve yakın şubeler arasında iletişimi arttırmak amacıyla olabildiğince sık aralıklarla bölge toplantıları düzenleyecek, gündeme özel konular ile genel politikalarımızın örgütümüzün tabanında tartışılmasına olanak sağlayacağız.

Hepimizin Sendikası Grubunun 2 Ekim 2016’da Yapılacak Eğitim-iş 1. Olağanüstü Genel Kurulunda Göstereceği Adayları

A) Merkez Yönetim Kurulu Adayları

Ayla UĞUR/Eskişehir

Muradiye BAL/ Ankara

Ömer Lütfi DEĞİRMENCİ/ İzmir

Erkan AKSOY/ İstanbul

Hızır İNAN/ Ankara

Sedat TUYGUN/ YOZGAT

Selçuk UYAR/ İzmir

B) Merkez Denetleme Kurulu Adayları

Uygar Mahir KOLATAN/ İzmir

Abbas TURAN/ Ankara

Nuh Mehmet TOPKARAOĞLU/ Adana

C) Merkez Disiplin Kurulu Adayları

Cengiz OKTAY/ İzmir

Sabri KASAPOĞLU/ Denizli

Ebru TÜRÜNÇ/ Mardin

ulusalkanal.com.tr

# olağanüstü kongre # Eğitim-İş # Hepimizin sendikası