Bülent Arınç'ın dünkü ziyaretlerinin perde arkası ortaya çıktı!

Bülent Arınç'ın dünkü ziyaretlerinin perde arkası ortaya çıktı!

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın dün yaptığı HAK PAR ve HÜDA PAR ziyaretlerinin ayrıntıları ortaya çıktı.

Yeniçağ gazetesi yazarı ve bir dönem Abdullah Gül'ün danışmanlarından olan Ahmet Takan, bugünkü yazısında Arınç'ın HAK PAR ve HÜDA PAR ziyaretlerinin perde arkasını yazdı. Köşesinde hükûmete yakın bir kaynaktan aldığı bilgiyi aktardığını belirten Takan, Arınç'ın HAK-PAR ve HÜDA PAR’ın seçimlere girmeyip AKP’yi desteklemesi için zemin yokladığını yazdı.

Başbakanlık kaynağına “İki partiye destek karşılığı mebusluk verilmesi önerildi mi?” sorusunu yönelttiğini belirten Takan, “gündeme geldi” cevabını aldığını yazdı

İşte Ahmet Takan'ın bugünkü yazısının ilgili bölümü:

"AKP, Kürt partilerine seçim rüşveti önerdi!..

Bunun adı; “bayram değil seyran değil eniştem beni niye öptü” değil!..

Şöyle; Başkentte Anayasa Mahkemesi’nin seçim barajı ile ilgili bireysel başvuruyu önümüzdeki Pazartesi günü, gündeme alabileceği üzerinden çeşitli senaryolar üretilirken,

HDP eş başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin kongrelerinde, parti olarak tek başına seçime gireceklerini ilan ederken,

Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, “Nihai çözüm seçim öncesi” bombasını patlatırken,

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, çok dikkat çekici bir şekilde üst üste Kürtçü partiler HAK-PAR ve Hüda-Par’a ziyaretler gerçekleştirdi. Görüntüye baktığınızda Arınç, HDP’ye de sert eleştiriler yöneltti.

Arınç, dün Hüda-Par’da, ’Çözüm süreci veya Kürtlerin sonucu veya Kürt halkının tek temsilcisi HDP değil. Kürt kardeşlerimiz siyasi tercihlerini farklı şekillerde yaparlar. Bence birinci tercih her yerde AK Parti’dir. İkinci parti HDP’dir’ dedi.

Bülent Arınç, “Çözüm sürecinde sözü olan herkesle birlikte olacağız. Biz HDP’yi çözüm sürecinde önemli bir noktaya oturtmak istiyoruz ancak HDP’liler şiddetle arasına mesafe koyamıyor. HDP, BDP veya diğer partiler birbirinin içine girmiş partilerdir ve Kürt kardeşlerimizin ilk tercihi değildir zoraki tercihtir. HDP’nin görevi sadece İmralı’ya gidip oradaki talimatları alıp bir kurye gibi Kandil’e götürüp oradaki açıklamaları da gelip burada bir kaç kişiye iletmek olmamalı” diye konuştu...

Buradan yola çıkıp da “acaba HDP ile AKP arasındaki ittifak bozuluyor mu?” , “Çözüm süreci çöpe mi atılıyor” diye sorarsanız, cevabım;

“Hayır. Hepsi yerli yerinde duruyor. Bu siyasetin başka bir oyunu” olur.

Meğerse yukarıda alıntı yaptığım ifadeler kapalı kapılar ardında konuşulanların işaretiymiş.

İzah getirmek gerekirse;

Seçimi, Başkanlık sistemine geçiş için anayasa değiştirecek çoğunluğa endeksleyen ve terör örgütüne paçayı kaptıran AKP, Selahattin Demirtaş’ın “tek başına HDP çatısı altında seçime gireceğiz” açıklamalarını derin bir şekilde inceliyordu. Baraj kalkarsa-kalkmazsa ve oranlar üzerinden devamlı anketler yaptıran iktidar partisi sonunda Demirtaş’ın açıklamalarının “dümen” olduğu ve kongrelerde teşkilatı kaptırmamak, “çözülmemesini sağlamak amacı taşıdığı” kanaatine vardı. AKP’de, “HDP bu seçimlere de bağımsız adaylarla girecek ve halihazırdakinden çok milletvekili çıkaracak” kararına varılınca yeni strateji belirlendi.

Vee, sıkışık durumlarda acil çıkış kapısı olarak kullanılan HAK-PAR ve Hüda-Par’ın kapısı çalındı. Peki, kapalı kapılar arasında ne konuşuldu?.. Hükümete yakın bir kaynaktan aldığım bilgiye göre Arınç, iki ziyarette de HAK-PAR ve Hüda-Par’ın seçimlere girmeyip AKP’yi desteklemesi için zemin yokladı ve destek istedi. Bu şok bilgiyi alınca hemen sordum;

“İki partiye destek karşılığı mebusluk verilmesi önerildi mi?”

Başbakanlık kaynağı, “gündeme geldi” demekle yetindi, daha fazla zorlamamamı istedi ve konuyu kapattı."

ulusalkanal.com.tr

# AKP # abdullah gül # bülent arınç # yeniçağ # Kürt # hdp # hüda par # ahmet takan