Türkiye'yi sarsan saldırı 9. yılında da en önemli gündem maddeleri arasında
17 Mayıs, Danıştay'a yapılan menfur saldırının dokuzuncu yıldönümü. Danıştay İkinci Daire üyesi Mustafa Yücel Özbilgin'in öldürüldüğü saldırı, tarihe tipik bir gladyo eylemi olarak yazıldı. Danıştay sanıklarının yalanları bir bir ortaya döküldü ancak saldırıdaki gladyo gerçeği özellikle görmezden gelindi.
Tarih: 17 Mayıs 2006... 9 yıl önce bugün Başkent Ankara'nın göbeğinde, Danıştay binasında, patlayan kurşunlar; Türkiye'de yeni bir dönemin işaret fişekleri oldu. Türkiye önemli bir hukukçusunu şehit verirken katledilen Cumhuriyet yargısı ve değerleriydi. Süreç içerisinde yaşananlar, saldırının tipik bir gladyo eylemi olduğunu ortaya koydu.
Danıştay 2'inci Dairesi'nin kamuda türbanı yasaklayan kararı, başta AKP hükümeti olmak üzere gerici bütün çevreleri ayağa kaldırmıştı. Hükümet yetkilileri art arda yaptıkları açıklamalarla yargıyı hedef aldı.
Hükümet yetkililerinin ardından; cemaat ve AKP basının yargıyı hedef gösteren haberleri bir birini izledi. Takvim yaprakları 17 Mayıs 2006'yı gösterdiğinde ise Türkiye sabah saatlerinde duyulan acı haberle sarsıldı.
11 kurşunun sıkıldığı saldırıda daire üyesi Mustafa Yücel Özbilgin şehit olurken, daire başkanı Mustafa Birden ile üyeler Ayla Gönenç, Ayfer Özdemir ve Ahmet Çobanoğlu yaralandı. Tetiği çeken Alparslan Aslan'dı. Saldırı İstanbul'da Cumhuriyet Gazetesi'ni bombalayan ekip tarafından hazırlanmıştı. Gazeteye 3 el bombası atılmasına karşın, ciddi bir soruşturma yürütülmedi.
Osman Yıldırım ve Alparslan Arslan nasıl olduysa polis ve savcılığın takibinden kurtularak Danıştay binasındaki saldırıyı gerçekleştirdi.
Bu duruma neden olan hakim, savcı ve polislerin yargılanmasını gerektiğini söyleyen Avukat Vural Ergül, "Danıştay cinayeti aydınlatılmadan gladyo tespit edilemez" dedi.
HABER: ÖZER SÜRMELİ KAMERA: İNANÇ SARAÇOĞLU
