Karadeniz'de balık alarmı: Stoklar hızla tükeniyor

Karadeniz’de balıkçılık geleceği tehdit altında. Özellikle hamsi ve istavrit gibi türlerde belirgin azalma olduğunu belirten Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Sürmene Deniz Bilimleri Fakültesi Balıkçılık Teknolojisi Mühendisliği Bölüm Başkan Yardımcısı Dr. Öğretim Üyesi Ahmet Şahin, istatistiksel verilerin bu gerilemeyi açıkça ortaya koyduğunu vurguladı. Şahin, "Şu anda tezgâhlarda balık çeşitliliğini zamansal olarak iyi görsek de bana göre henüz daha bir iyileşme yok. Bunlarla ilgili veriler yaptığımız çalışmalardan karşımıza çıkacak. Aldığımız örnekler yaptığımız analizler bize bunu verecek"  dedi.

KİRLİLİK VE AŞIRI AVLANMA EN BÜYÜK TEHDİT

Karadeniz’deki balık popülasyonunun zayıflamasında iki temel neden olduğunu söyleyen Dr. Şahin, Bir tanesi Karadeniz'in her geçen gün kirlenmesi kıyılarımızdaki kirlilik gerek çöp atığı gerek biyolojik atıklar bunu bize gösteriyor. Diğeri de balıkçılarımızın yapmış olduğu aşırı avlanma ve av tekniklerindeki hatalar karşımıza çıkıyor. Bu konuda da Tarım Bakanlığı her geçen gün yeni kanunlarla yeni uygulamalarla bunları gidermeye, düzeltmeye çalışıyor. Şu anda tezgâhlarda balık çeşitliliğini zamansal olarak iyi görsek te bana göre henüz daha bir iyileşme yok. Bunlarla ilgili veriler yaptığımız çalışmalardan karşımıza çıkacak. Aldığımız örnekler yaptığımız analizler bize bunu verecek." dedi.

Kirliliğin yalnızca katı atıklarla sınırlı kalmadığını, biyolojik atıkların da deniz yaşamını tehdit ettiğini belirten Şahin, aşırı avcılığın ise özellikle küçük boyutlu balıkların avlanmasıyla balık neslinin sürdürülebilirliğini yok ettiğini söyledi.

“AV YASAĞINDA VERİYE DAYALI KARAR ŞART”

Balıkçılıkta av yasağının uzatılması veya kısaltılmasına ilişkin tartışmalara da değinen Şahin, deniz suyu sıcaklığının balıkların üreme döngüsünü doğrudan etkilediğini belirtti. "Av yasağı uzatılsın veya kısaltılsın ya da şu tarihte başlasın şu tarihte bitsin diye ezbere söylemek çok yanlış. Bu sene için örnek verecek olursak, bu sene deniz suyu çok geç ısındı. Halen daha belli sıcaklık derecesinin altında şu anda. Bu da bizim yazın üreyen balık stokları için henüz daha üreme döngüsü başlamadı demek. Belki balıkların karnında havyar var ama bunu dökmüyor.” dedi.

Bu tür kararların sahadaki verilerle, üniversiteler ve Tarım Bakanlığı'nın ortak çalışmalarıyla alınması gerektiğini belirten Şahin, “Yasaklar ezbere değil, bilimsel verilere dayanmalı. Belki 15 gün geç başlanacak ama bu kararlılık, uzun vadede balıkçılığı korur,” ifadelerini kullandı.

6. Uluslararası Eğitim Forumu Ankara'da gerçekleştirildiEğitim