Eskişehir yangınında 10 kişinin şehit olduğu alanda görev yapan ekip yaşadıklarını anlattı

Eskişehir’de 10 kişinin hayatını kaybettiği orman yangınında görev yapan DAK ekibi, yaşadıkları zorlukları anlattı. Ekip lideri Erhan Önce, “Örtü yangını tepe yangınına dönünce alanı terk ettim çünkü herkesin güvenliği benden sorumluydu” dedi.

Ebru Gül Müezzinoğlu Ebru Gül Müezzinoğlu
Eskişehir yangınında 10 kişinin şehit olduğu alanda görev yapan ekip yaşadıklarını anlattı

Eskişehir’in Seyitgazi ilçesi ve çevresinde 22 Temmuz 2025'te başlayan ve günlerce süren orman yangınında, söndürme çalışmaları sırasında 10 kişi şehit olmuştu. Yangın bölgesinde görev yapan Dorlion Arama Kurtarma (DAK) ekibi, yaşadıkları zorluğu anlattı.

Yangın ilk olarak Eskişehir’in Seyitgazi ilçesine bağlı Büyükyayla ve Fethiye mahallelerinde çıktı, ardından Afyonkarahisar’ın İhsaniye ilçesine bağlı Sarıcaova Mahallesi’ne sıçradı. Yangının büyümesiyle birlikte çıkan alevlerin arasında kalan 5 orman personeli ve 5 AKUT gönüllüsü yaşamını yitirdi. Yangın ancak 4 gün sonra kontrol altına alınabildi. Birçok kurum gibi sahada görev alan DAK üyeleri, o anlarda yaşananları anlattı.

DAK Başkanı Erhan Önce, yangının ilk saatlerinde geldikleri noktada koordinasyon merkezinin sağ üst tepesinde görev aldıklarını belirtti.

“Yangının ortasında kalan 2 arazöz, 1 greyder şoförü ve bölge müdürünün olduğu söylendi. Gittiğimizde hepsi sağdı, sadece dumandan etkilenmişlerdi. Yardım ettik, güvenli bölgeye indirdik. Daha sonra yeni görev istedik. İlk etapta sadece ikmal desteği sağladık çünkü sıcak bölgedeki yangın çok büyüktü. Ardından Denizli ekibiyle birlikte gece söndürme ve soğutma çalışmalarına katıldık. Bize 2 arazöz verdiler, hortum sererek yaklaşık 700 metre alanı söndürdük.”

ÖRTÜ YANGINI, TEPE YANGININA DÖNDÜ

Ekip lideri Erhan Önce, alanın tehlikeli hale gelmesiyle birlikte bölgeden çekilme kararı aldığını söyledi:

“İlk etapta 5 arkadaşla sahaya çıktık. Sonradan ikinci ekip geldi. Bizden sonra maalesef istenmeyen olaylar yaşandı. Müdahale ettiğimiz örtü yangını, tepe yangınına döndü. Ekibimin güvenliği benden sorumluydu, alanı terk ettim. Suyumuz bitince alevlerin arasında kalmamak için güvenli bölgeye geçmek zorunda kaldım. Sürekli alevlerin içinde kalmak su gelene kadar çok riskliydi. En büyük zorluk alanın yapısıydı. Yangından korktuğumuzdan değil. Çok üzgünüz, şehit olan arkadaşlarımızın ailelerine başsağlığı diliyorum.”

“CEHENNEM GİBİYDİ”

DAK Üyesi Gökhan Atilla ise yangın sırasında karşılaştıkları zorlukları şöyle anlattı:

“Dışarıda hava 42 dereceydi, alevlerin içinde bu 2-3 kat artıyor. Cehennem gibiydi. Kayalık, sarp bir alanda hortumlarla çıkıyoruz, karşımızda devasa alevler. OBAK ekibiyle birlikte gece saat 01.00’e kadar çok büyük bir alanı söndürdük. Ertesi gün tekrar görev için çağrıldık. Yolda AKUT’tan arkadaşlarımızın kaybolduğu haberini aldık. Maalesef haberleri de geldi. Çok üzüldük. Ailelerine, AKUT ailesine, ormancılara, hepimizin başı sağ olsun. Keşke yaşanmasaydı.”

Kaynak: İhlas Haber Ajansı

Eskişehir yangın